Sayın Adnan Oktar’ın 23 Ağustos 2011 tarihli röportajından Yusuf Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bismillah, şeytandan Allah’a sığınıyoruz. Yusuf Suresi’ni açmışsın. Hz. Yusuf (a.s)’a diyorlar ki,
44. ayette- “Dediler ki: ‘(Bunlar) Karmakarışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilenler değiliz.” Çünkü Hz. Yusuf (a.s), çok güzel şerh eden bir insan, çok güzel yorumlayan bir insan, yani tefsir gücü yüksek.
45- “O zindandan kurtulmuş olanı, nice zaman sonra hatırladı ve: ‘Ben bunun yorumunu size haber veririm, hemen beni (zindana) gönderin’ dedi.” Daha önce önem vermiyorlar ama orada Hz. Yusuf (a.s)’ın çok akıllı ve önemli bir kişi olduğunu bildiği için, gidip buluyor.
46- “Yusuf, ey doğru sözlü” Peygamberimiz (s.a.v.)’in lakabı neydi? “Muhammed-ül Emin; doğru sözlü olan, emin olan insan.” Hz. Yusuf (a.s) ‘a ne diyorlar? Ona da “doğru sözlü” diyorlar. Peygamberlerdeki kişilik, hep aynı. “Yedi besili ineği yedi zayıf (ineğin) yediği ve yedi yeşil başakla diğerleri kuru olan (rüya) konusunda bize fetva ver. Umarım ki insanlara da (senin söylediklerinle) dönerim, belki onlar (bunun anlamını) öğrenmiş olurlar.” Mesela ahir zaman hadislerini bize en mükemmel, Hz. Mehdi (a.s) açıklayacaktır. İnsanlar kavrayamayacak, anlayamayacaklardır. O şerh ettikçe, o açıkladıkça, o harikayı anlayacağız. Bizler onun öncüsü olarak, bildiğimiz kadarıyla açıklıyoruz ama esas Hz. Mehdi (a.s) açıklayacaktır, inşaAllah, ona işaret var burada da. Yusuf; Hz. Mehdi (a.s)’ı anlatan bir sembol gibi düşünebiliriz. Çünkü Hz. Yusuf (a.s) bir peygamber ve Cenab-ı Allah, ondan örnek almamızı ve ayette Yusuf Suresi’nde çok güzel hikmetler olduğunu Allah bize söylüyor ve onlardan istifade etmemiz gerektiğini söylüyor. Hz. Süleyman (a.s)’dan bahsedildiğinde bileceğiz ki, Hz. Mehdi (a.s)’dan bahsediliyor, ahir zamana işarettir. Çünkü sırf geçmişte olan olayları bilelim diye Allah anlatmıyor. Oradaki Cenab-ı Allah’ın kastı; oradan ibret alıp, öğrenmemizdir.
“Ey doğru (sözlü insan). Yedi besili ineği yedi zayıf (ineğin) yediği” ahir zamana bir işaret var. Normalde inek, hayvan eti yemez. Ama ahir zamanda şimdi, sığırların beslenmesinde, geniş çaplı hayvan yemi kullanılıyor. Bunlarda hayvan yemi yerine ne kullanılıyor? Hayvan eti kullanılıyor, kanı ve kemiği ve eti, hayvan yemi yerine, protein kaynağı olarak o kullanılıyor ahir zamanda. Demek ki olay, ahir zamana bakıyor. Hayvanlar alenen et yiyorlar, sığırlara et yediriyorlar fenni yem olarak. Fenni yemin içinde geniş çapta var. “yedi zayıf (ineğin) yediği ve yedi yeşil başakla diğerleri kuru olan (rüya) konusunda bize fetva ver” yediler, iki bin yedi, kırk yedi. Kırk yedinci ayet;
47- “Dedi ki: ‘Siz yedi yıl, önceleri (ektiğiniz) gibi ekin ekin, yediğinizin az bir kısmı dışında (kalanını) biçtiklerinizi başağında bırakın.” En iyi ekini muhafaza etme metodunun, başağıyla muhafaza etmek olduğunu, bu sene anladılar. Gazetelerde yazdı, ekini muhafaza etmenin en güzel yolunun, başağıyla muhafaza etmek olduğunu. Bakın ayet ne diyor; “yediğinizin az bir kısmı dışında (kalanını) biçtiklerinizi başağında bırakın.” Muhafaza etmek için. Bozulmadan kalıyor, küflenmiyor, gücünü kaybetmiyor, gayet kaliteli olarak kalıyor, temiz muhafaza olmuş olarak kalıyor. Kırk yedinci ayette, yedi yıldan bahsediyor.
48- “Sonra bunun arkasından (kuraklığı) zorlu yedi yıl gelecektir” Kaçta başladı? 2007’de başladı. Kaçta bitecek? 2014’te bitecek ekonomik kriz, inşaAllah. Ona bakıyor, bakın yedi yıl, yedi yıllık periyotlar halinde. O zaman da yedi yıl sürmüş kriz, şimdi de yedi yıl sürüyor. Ben önce “kriz yedi yıl sürecek” dedim, adamlar; “ne alakası var öyle bir şey yok, altı aya biter” dediler. Koçlar falan çıktılar; “en fazla bir yıl” dediler, Rahmi Koç’un ekip ve o da dahil. Avrupa’da dediler; “bir yılın içinde biter en fazla”. “Yok hemşerim dedim, yedi yıl sürecek” dedim direttiler. En sonunda IMF çıktı, resmi açıklama yaptı dedi ki; “ekonomik kriz, yedi yıl sürecek.” Nereden anladın? Ben söyledim, başka var mı kaynağın? Yok. Bilimsel başka hiçbir kaynak yok, benim dışımda açıkladıkları bir kaynak yok. Biliyorlar yedi yıl süreceğini, benim sözümün doğru olduğunu anladılar. Ve yedi yıl bakın, cayır cayır gidiyor. Ekonomik kriz dalgalanarak devam ediyor. Bu sene yeniden ekonomik kriz başladı. Yeniden güçlendi, dalga arttı.
(Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli TV Kayseri röportajından)
ADNAN OKTAR: Bak Hz. Yusuf (a.s.)’ı özellikle diyor ki, “Mehdi (a.s.) Hz. Yusuf (a.s.)’a benzer” diyor. “Ne yönden” diyor, “zindan yönünden”. Demek ki aynı Hz. Yusuf (a.s.)’a benzer bir iftira da Hz. Yusuf (a.s.)’a atıldığı gibi Mehdi (a.s.)’a atılacak iftira. İnşaAllah. Ve haklı olduğu bilinmesine rağmen, yani Mehdi (a.s.)’ın haklı olduğu bilinmesine rağmen yine hapis yatacak. Buna dikkat çekilmiş inşaAllah.
12. suredir Hz. Yusuf Suresi. 111 ayettir inşaAllah. “Hani Yusuf babasına, babacığım”, şeytandan Allah'a sığınırım, “gerçekten ben rüyamda 11 yıldız, güneş ve ayı gördüm. Bana secde etmektelerken gördüm” diyor. Bir kere yıldız. Yıldızlar şu an, mesela Halley Kuyruklu Yıldızı, Mehdi (a.s.)’a hizmet etti. Özel olarak değil mi? Diyor ki burada, ne diyor? “Bana secde etmektelerken gördüm” diyor. Yani Hz. Yusuf (a.s.)’ın emrindeler bu yıldızlar. Şimdi Ahir zamanda da mesela Lulin Kuyruklu Yıldızı Hz. Mehdi (a.s.)’a hizmet ediyor. Ona bir alamet olarak geliyor. “Ben” diyor, “Hz. Mehdi (a.s.)’ı müjdelemeye geldim” diyor koskoca kuyruklu yıldız. İki taraftan ışık saçarak geliyor. “Niye geldin” dediğimizde, “ben” diyor, Hz. Mehdi (a.s.)’ı müjdelemek için Allah tarafından gönderildim” diyor. Değil mi? Yani lisan-ı haliyle bunu söylüyor. Halley Kuyruklu Yıldızı ne yapıyor? “Ben de Mehdi (a.s.)’ı müjdelemek için geldim” diyor. “Beni gördüğünüzde bilin ki Mehdi (a.s.) gelmiştir” diyor. Lulin geldiğinde ne diyor? “Beni gördüğünüzde bilin ki Mehdi (a.s.) gelmiştir ve ben gelmeden önce kuraklık olacak, ben geldikten sonra yağmurlar yağacak” diyor lisan-ı haliyle.
Bakın burada da Kuran buna işaret ediyor. Yani yıldızlar nasıl Yusuf’un emrindeyse, ona bir işaret ve ona bir müjdeyse, onu tebşir ediyorsa, aynı şekilde Hz. Mehdi (a.s.)’ı da tebşir ediyor ve müjdeliyor yıldızlar. Ona açıkça burada işaret var. “Demişti ki oğlum”, şeytandan Allah'a sığınırım, “rüyanı kardeşlerine anlatma. Yoksa sana bir tuzak kurarlar. Çünkü şeytan insanlar için apaçık bir düşmandır. Böylece Rabbin seni seçkin kılacak, sözlerin yorumundan sana öğretecek ve daha önce ataların İbrahim, İshak’a tamamladığı gibi senin ve Yakup ailesinin üzerindekini nimetini tamamlayacaktır. Elbette Rabbin bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir”. Bakın, “böylece Rabbin seni seçkin kılacak”, 2020 ebcedi. Mehdi (a.s.)’ın çıkış tarihi, ortaya çıkışı 2020 ebcedi. 5 ve 6. ayetlerde bu var. 5 ve 6: “Demişti ki oğlum rüyanı kardeşlerine anlatma. Yoksa sana tuzak kurarlar”. Mesela Mehdiyetin de açıklanmasıyla beraber bütün anti Mehdi hareketlerde biliyorsunuz, muazzam bir depreşme başladı. Bir kısmı derken “Mehdi (a.s.) çıkmıştır”, bir kısmı “Mehdi (a.s.) çıkacaktır, ama 570 yıl sonra çıkacaktır”. Bir kısmı “Mehdi ruhtur, televizyon yayınları gibidir, görünmez. Televizyon dalgaları gibidir” dedi. Bir kısmı “şahs-ı manevidir, fikir sistemidir, Mehdi diye bir şey yok” dediler. Ve her yerde bir anti Mehdi hareket başladı değil mi?
“Mehdi gelmeyecek” demeye başladılar. Bakın Kuran buna işaret ediyor. “Demişti ki oğlum rüyanı kardeşlerine anlatma”. Biz mesela şimdi Mehdiyet’i bir anlattık, dediler “sen Mehdilik iddia ediyorsun o zaman. Sen nasıl anlatırsın böyle bir şeyi, bu fitnedir” diyorlar. “Mehdi konusunu biz eskiden beri hep gizlerdik, gizli tuttuğumuz bir konuydu, sen bunu niye ortaya çıkarttın? Niye anlatıyorsun” diyorlar. Mesela bak bana bile Mehdi öncüsü olarak, faaliyet yapan bir insan olarak bana bile kendi Müslüman kardeşlerim muazzam tavır aldılar. Yani “Mehdi (a.s.)’ı nasıl anlatırsın” diye. Bak o bizim bir rüyamız o İslam’ın dünyaya hakimiyeti. Bak diyor ki: “Oğlum, rüyanı kardeşlerine anlatma”. Biz de bak rüyamızı kardeşlerimize anlattık. “Yoksa sana bir tuzak kurarlar. Çünkü şeytan, insan için apaçık bir düşmandır”. Mesela bize karşı yapılan iddia edilen Ergenekon Örgütü’nün faaliyetlerinde de kendisine Müslüman denen kişiler de görev aldılar bize karşı yapılan oyunda. Yani bize karşı sırf zannediyor ki millet dinsizler faaliyet yapıyor. Öyle bir şey yok. Bizzat Müslüman görünen kişiler de bu işin içinde. Yani bize karşı faaliyette görev alıyorlar. Bakın Mehdi (a.s.) öncüsü olarak bizde de bir benzerlik olduğunu görüyoruz. Yani Kuran her yere, her olaya işaret ediyor. Mesela İbrahim ve İshak’ın nesline nimetini tamamlamaktan bahsediyor Cenab-ı Allah. Hz. İbrahim (a.s.)’ın neslinden kim var? Mehdi (a.s.) var, Hz. İsa (a.s.) var. Bu nesile nimetini Allah tamamlayacak Ahir zamanda dünya hakimiyetiyle. İslam’ın dünyaya hakim olmasıyla.
“Andolsun, Yusuf ve kardeşlerinde soranlar için ayetler vardır”, yedinci ayet. Bu da çok manidar, 12 ve 7 Yusuf Suresi’nde kilit rakamlardır. “Onlar şöyle demişti: ‘Yusuf ve kardeşi babamıza bizden daha sevgilidir; oysa ki biz, birbirini pekiştiren bir topluluğuz’”. Bakın mesela kıskançlık var Hz. Yusuf (a.s.)’a karşı. Mehdi (a.s.)’a karşı da kıskançlık olacaktır ve bu kıskançlık ve hasetten dolayı da Mehdi (a.s.)’a karşı birçok Müslüman bilinen kişi tavır alıp eylem yapacaktır. Kuran buna da işaret ediyor. Bakın: “Öldürün Yusuf'u veya onu bir yere atıp-bırakın ki babanızın yüzü yalnızca size (dönük) kalsın”. Bak sırf haset görüyorsunuz ve haset yüzünden öldürmeyi dahi göze alıyorlar. 22. ayet Yusuf Suresi’nde: “Erginlik çağına erişince” 22. ayet. Yani ayetlerin rakamları da sırlıdır Kuran’da. 22, iki tane 2’den meydana gelen rakamdır. Değil mi? “Erginlik çağına erişince, kendisine hüküm ve ilim verdik. İşte Biz, iyilik yapanları böyle ödüllendiririz”. Yani Ledün ilmi, derinlik ilmi. Bakın mesela 19. ayet: “Bir yolcu-kafilesi geldi, sucularını gönderdiler”. Kuran’da millet bunu bir kısım insan hikaye gibi zannediyor olabilirler. Yani ne güzel bir menkıbe bu diye dinliyorlar. Halbuki bunlardaki her kelime, her cümle önemli bir olayı açıklamış oluyor. Bakın: “Bir yolcu-kafilesi geldi” bir. “Sucularını gönderdiler.” iki. “O da kovasını sarkıttı.” üç. “Hey müjde... Bu bir çocuk.”. Şimdi bak bir çocuktan bahsediliyor ve müjdeleniyor. Müjdeleniyor. “O da kovasını sarkıttı”. Mehdiyet çağı Kova burcunun hakim olduğu bir çağdır. Mesela biz şimdi Kova burcu çağına girdik biliyorsunuz. Bütün dünya biliyor. Kova burcu çağıdır, değil mi, Kova burcu. Bakın Kuran’da Kova burcuna da işareten; “O da” diyor “kovasını sarkıttı” değil mi? Evet ve bir çocuktan bahsediliyor. Bak: “Hey müjde! Bu bir çocuk”. Kova burcundan bahsediliyor ve bir çocuktan bahsediliyor. Bir çocuğu müjdeleniyor.
“Onu pek önemsemediler” diyor. Mesela bu da çok önemli. Mehdiyet’in bir özelliğidir. Önemsenmeyecektir Mehdi (a.s.). “Bırak canım sen de” diyecekler. “Ne alaka” falan diyecekler. Önemsenmemesi Mehdi (a.s.).’ın örtüsüdür, perdesidir. Allah onu önemsenmediği için örtecektir, kapatacaktır. Önemsenmesi tehlikeli olurdu. Önemsenmediği için korunacak inşaAllah. “Yusuf'u yeryüzünde yerleşik kıldık”. Mehdi (a.s.)’ı da Allah yeryüzünde yerleşik kılacaktır. “Ona sözlerin yorumundan öğrettik”, Mehdi (a.s.) da mükemmel yorum yapacaktır. Kuran yorumu ve hadis yorumunu mükemmel yapacaktır. “Allah, emrinde galib olandır”, ebcedi 2014. Bakın Kuran, her yeri dolu. Bir kere bakın Kova çağında olmamız, Kova burcu çağında olmamız çok önemli. Bütün dünyada bu önemli bir husustur; Ahir zamanda Kova burcu çağında olmamız ve bir çocuktan bahsedilmesi ve müjdelenmesi çok önemli. “Allah emrinde galip olandır” ayetinin de 2014 tarihini ve Mehdi (a.s.)’ın çıkış tarihini vermesi, Mehdiyet’in önemli bir tarihini vermesi önemlidir. Çıkış derken tabii onun dikkati çektiği devir. Yani gücünün iyice ortaya çıktığı devir. Bakın Allah diyor ki: “Kadın onu arzulamıştı” ayette. Yani hakikaten çok çekici ve çok etkileyici, olağanüstü yakışıklıydı Yusuf (a.s.). “Çünkü o, muhlis kullarımızdandı”, samimiydi. Samimi insanı Allah çekici kılar. Yani samimiyetsiz insanda bir iticilik olur. Yani istediği kadar güzel olsun, kadın çok samimiyetsizse böyle löp et gibi gelir insana. Böyle et, kemik yığını gibi itici olur. Erkek de kadına sığır gibi gelir. İstediği kadar yakışıklı olsun. Mesela herif izbandut gibi. Eni boyu belli değil ama kadına o camış gibi gelir. Yani etkilenmez. Çünkü bir akıl yok, ruh yok. Samimiyet çok etkiler insanı. Adam mesela sığır gibi ama kadın bakıyor itici yani pis. Elektriği yok. Yani bir etkileyiciliği olması için samimi ve akıllı olması lazım. Bunun gücü artınca kadınların dayanamayacağı derecede bir etkilenme meydana geliyor. Yani kadın mesela bu duruma neden düştüğünü onlara ispat etmeye çalışıyor, kadınlara.
Yani “o kadar şiddetli çekici ki” diyor, “bunu siz de görün, benim haklılığımı anlayın” diyor. Kadınlar dağılıyor Hz. Yusuf (a.s.)’ı gördüklerinde. Sebebi ne? Samimi olması ve çok akıllı olması. Ondan dolayı etkiliyor. Yoksa Hz. Yusuf (a.s.) gibi yakışıklı çok insan vardır orada. Ama onun elektiriğinin, onun etkileyiciliğinin sebebi aklı, samimiyeti, derinliği, tutkusu, Allah’a olan aşkıdır ve Allah aşkıyla ruhunun coşmuş olmasıdır ve onun meydana getirdiği bir elektriktir. İnşaAllah. Kadınların da kendi arasında, yani fitneci kadınların “’…doğrusu, bu sizin düzeninizden (biri)dir. Gerçekten sizin düzeniniz büyüktür’ dedi” diyor. Kadınlar kendi aralarında yardımlaşarak çok büyük teşkilatlar kurarlar. Bu bilinir. Değil mi? Yani acayip oyunlar yaparlar. Yani böyle safatorik erkekler özellikle düşerler o şeye. Bakın: “Rabbim, zindan, bunların beni kendisine çağırdıkları şeyden bana daha sevimlidir. Kurdukları düzeni benden uzaklaştırmazsan, onlara eğilim gösterir, cahillerden olurum” diyor. “İstemiyorum ya Rabbi” diyor. “Beni kurtar” diyor. Bakın: “Rabbim, zindan, bunların” diyor bakın, kadınların tamamının. “Bunların”. Bir tek bir kişi için demiyor bak; “bunların beni kendisine çağırdıkları şeyden” hepsi sevişmek istiyorlar Hz. Yusuf (a.s.)’la. Hepsi beraber olmak istiyorlar. O da Allah’a sığınıyor. Yani hiçbir şekilde istemiyor. Çünkü gayrimeşru ilişki olacak. Helal bir ilişki olmayacak.
“Çağırdıkları şeyden bana daha sevimlidir” diyor zindan. Bak “zindanı ben tercih ederim” diyor. Yani bir kadınla cinsel ilişkiye girmektense, kadınların onu çağırdıkları cinsel ilişkiye girmektense, -sarayda kalacak, bak sarayda kalacak, keyif zevk içinde olacak, kadınlarla istediği kadar ilişkiye girecek- “ben bunu istemiyorum, beni zindana koy ya Rabbi” diyor. “Ben helaliyle yaşamak istiyorum” diyor. Bak, çekici ve güzel olmasının sebebi de bu işte. Eğer bir erkek fahişeyse, Allah onu çok itici kılar. Yani çok tiksindiricidir fahişe bir erkek. Yani nasıl fahişe kadın insana itici gelirse, fahişe erkek de kadına itici gelir. Önüne gelenle yatan, önüne gelenle bilmem bir şeyler yapan, helale harama dikkat etmeyen, Allah’tan korkmayan, samimiyetsiz, düzenbaz, üçkağıtçı bir erkek böyle sürekli pozdan poza, oyundan oyuna geçen, işte üç numaralı bakış, iki numaraları bakış, var ya böyle sokakta tipler sokakta, piyasada, kadınlara çok itici gelir onlar. Profesyonel erkek yani. Kadınlar doğal ve samimi olan erkekten hoşlanır, Allah’tan korkan. Çünkü onun kendine has bir asilliği, derinliği, temizliği ve bir soyluluğu vardır. Kadın adilikten tiksinir. Yani onun ruhunu felç eder. Yani bilemediği bir güç devreye girer ve ondan tiksinir. Diyorlar ki; “daha yeni evli. Nasıl oluyor boşanıyor?” diyor. Kardeşim sen etle mi evlendin? Kemikle mi evlendin? Ruh ile evlendin. Ruhu yok, adamın ruhu kopmuş. Samimiyetsiz, Allah’tan korkmuyor, Allah sevgisi yok. İçi boşalmış adamın, geriye cesedi kalmış. Kadın da cesetten tiksiniyor. Cesetten zaten tiksinir bir kadın, bunda şaşacak ne var yani? İnşaAllah.
Bakın; “böylece Rabbi, duasını kabul etti ve onların hileli düzenlerini kendisinden uzaklaştırdı”. O “fuhşa girmesini engelledi” diyor Allah. Çünkü Hz. Yusuf (a.s.) biter öyle bir şey olmuş olsaydı, Allah esirgesin. Bütün güzelliği giderdi. O’nun güzel olmasının sebebi, o temiz olması, iffeti. Bir erkek iffetini kaybetti mi o da fahişe olur. Bakın, “yedi besili inek görüyorum, onları yedi zayıf inek yiyor; bir de yedi yeşil başak ve diğerleri ise kupkuru” diyor. İneği bir başka inek yiyor. Bu, bizim hiç tahayyül edemeyeceğimiz bir olaydı; inek ineği yer mi? Bakın 2010 yılındayız, şimdi inekler inekleri yiyor. İneğin kemiğini yiyor, etini yiyor, kanını yiyor. Yem yapılıyor biliyorsunuz. Sığır etinden yapılıyor. İneklere sığır etinden yapılmış, sığırın kemiğinden, etinden, kanından yapılmış yem veriliyor ve onu yiyor. Ve Kuran’ın bu işareti ortaya çıkmış oldu. Mesela Kuran’ın bir sırrı bu. Bak diyor ki, “biri efendisine şarap içirecek” diyor. Bunu 10 yıl sonra açıklayacağım. Allah ömür verirse bunu açıklayacağım. “Diğeri ise asılacak, kuş onun başından yiyecek”. Kuş onun başından yiyecek, bunu da açıklayacağım 10 yıl sonra inşaAllah. Ama bir asılma var, bu da Menderes dönemine bakıyor olabilir. Yani Adnan Menderes’in asılmasına bakıyor olabilir.
“Dedi ki: ‘Siz yedi yıl, önceleri (ektiğiniz) gibi ekin ekin, yediğinizin az bir kısmı dışında (kalanını) biçtiklerinizi başağında bırakın’”. 47. ayet ve burada yine 7’ye dikkat çekiliyor. “Bunun arkasından (kuraklığı) zorlu yedi yıl gelecektir”. İşte şimdi başladı bu. Ekonomik kriz başladı. 2007’de başladı, 2014’e kadar devam edecek. Kuran buna işaret ediyor. “Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki, insanlar onda bol bol yağmura kavuşturulacaktır” diyor. 2009’da nasıl yağmurlar başladı, bakın 49, burada 9 rakamına işaret var, değil mi? İnşaAllah. Yağmur yağmayacak diyorlardı, bol bol yağmaya başladı. “Ve iyilik yapanların ecrini kayba uğratmayız” diyor Allah, Yusuf Suresi’nde, 1998 ebcedi. 56. ayet, Yusuf Suresi’nde 56. ayet ki Bediüzzaman 56’ya çok dikkat çekmiştir 1956’ya. “Münafıkane sistemin ölümünün başladığı tarihtir” diyor. Münafıkane sistemin ölümünün başladığı tarihtir 1956. 56. ayette diyor ki; “işte böylece Biz yeryüzünde Yusuf'a güç ve imkan (iktidar) verdik”, 2017 tarihini veriyor. Yani demek ki 1956’larda başlayan münafıkane sistemin, yani Darwinizmin, materyalizmin çöküşü 2017’de tamamlanacak ve devrin Yusuf’u yani Mehdi (a.s.) ortaya çıkacak inşaAllah. Bakın “işte böylece Biz yeryüzünde”, bakın belli bir alanda demiyor, bütün dünyada, yeryüzünde. “Yusuf’a” yani Hz. Mehdi (a.s.)’a inşaAllah, “güç, imkan ve iktidar verdik” diyor Allah. 2017 ve iktidar. Dünya çapında 2017. “Ve iyilik yapanların ecrini kayba uğratmayız”. Bu da 1998 veriyor, ayetin devamı inşaAllah. Aslında şöyle dilim benim bir çözülse anlatacağım çok konu var da. Şöyle rahat rahat bir anlatabilsem. Ama 10 yıl sonra birçok şeyi rahat anlatabileceğim. Yoksa Yusuf Suresi’nde, yani en az yüz tane konu vardır anlatmadığım, en az. İnşaAllah. Mesela bak diyor ki 82’de; “içinde (yaşamakta) olduğumuz şehre sor, hem kendisinde geldiğimiz kervana da. Biz gerçekten doğruyu söylüyoruz”. Şimdi ben bunu nasıl açıklayayım yani? Bir de burada tabii bilimsel bazı konulara da Kuran dikkat çekiyor.
Mesela diyor ki, “gözleri üzüntüsünden (ağardıkça) ağardı”. Üzüntüde, vücut organlarının bozulacağına Allah işaret ediyor. Gözde bozukluklar olur, körlük gelişebilir. Şekeri yükselir insanın, tansiyonu yükselir. Körlüğe sebep olabilir üzüntü. Ona dikkat çekilmiş. Ve üzüntünün sonucunda diyor ki bak, “hastalanacaksın ya da helake uğrayanlardan olacaksın”. Yani hastalanabilir de insan üzüntüden, ölebilir de. Kuran buna işaret ediyor. “Dedi ki: ‘Ben, dayanılmaz kahrımı ve üzüntümü yalnızca Allah'a şikayet ediyorum’”. 86, daha önce de söylemiştim bakın, Kehf Suresi’nde de var 86’da, 86’da bir şey var. Bir sıkıntılı bir durum var, zor bir durum var. Burada da bak 86’da dikkat çekiyor. Diyor ki, “Dedi ki: ‘Ben, dayanılmaz kahrımı ve üzüntümü yalnızca Allah'a şikayet ediyorum’”. “Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kafirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden ümit kesmez. Mesela İslam dünyaya hakim olacak diyoruz. Yok, adam “olur mu ya” diyor. Bak Allah ne diyor, “Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin”, haram. “Çünkü” diyor Allah, çok müthiş bir açıklama yapıyor Allah, “kafirler topluluğundan” topluluk olarak hepsi diyor, “başkası Allah'ın rahmetinden umut kesmez”. 90’da Yusuf belli olmaya başlıyor. “’Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?’ dediler”. O da diyor ki, “ben Yusuf'um” diyor inşaAllah.
“Dediler ki: ‘Allah adına, hayret, Allah seni gerçekten bize karşı tercih edip-seçmiştir’”. Şimdi Mehdi (a.s.) için de her cemaat, her topluluk, kendi şeyhinin Mehdi (a.s.) olmasını bekliyor. Kendi toplumundan bekliyorlar. Bakın Kuran buna da işaret ediyor, “Dediler ki: ‘Allah adına, hayret’” müthiş bir hayret nidası. “Allah seni gerçekten bize karşı tercih edip-seçmiştir”. Yani “bizi seçecekken seni seçti” diyorlar, şaşırıyorlar. Yani Mehdi (a.s.) da aynısıyla karşılaşacaktır. Cemaatler, topluluklar değil mi, kendi mürşitlerini, kendi ağabeylerini, kendi büyüklerini Mehdi (a.s.) olacak diye beklerken hiç ummadıkları bir kişi Mehdi (a.s.) olunca ne diyecekler, “Allah adına, hayret, Allah seni gerçekten bize karşı tercih edip-seçmiştir ve biz de gerçekten hataya düşenler idik”. Sonra da Mehdi (a.s.)’a karşı yaptıkları mücadeleden dolayı utanç duyacaklarına da Kuran işaret etmiş oluyor. Mesela bu gömlekten bahsedilir, “bu gömleğimle gidin de, babamın yüzüne sürün. Gözü (yine) görür hale gelir. Bütün ailenizi de bana getirin…. İnanın Yusuf'un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum”. Mesela bunları açıklayamıyoruz şu an. Tabii ne gömleğini açıklayabiliyoruz, ne kokusunu açıklayabiliyoruz. Evet açıklayamayız.
Mesela bakın yine Yusuf Suresi’nde; “Allah'ın azabından” bakın 107. ayet, 2007’ye işaret eden bir ayet. 2007’ye işaret ediyor. “Allah'ın azabından kapsamlı bir bürümenin gelivermesinden”, ekonomik kriz kapsamlı bir bürüme olarak toplumu sardı mı? Yine burada, ayette 2007’ye bakıyor mu? Ekonomik krize bakan ayeti gördük mü? Gördük değil mi? Demin açıkladım. Bak burada, bir daha teyiden bir daha açıklıyor. İnşaAllah. Yusuf Suresi doğrudan Mehdiyete bakan bir suredir. Kehf Suresi de öyle. Hz. Süleyman’la ilgili olan açıklamalar hep Mehdiyetten bahseden surelerdir. Birinci dereceden oraya bakar, Mehdiyete bakar. Ama birçok işari anlamı vardır. Bak mesela “kuraklık başlayınca Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler”. Bak “O’nu tanımadıkları halde kendisi hemen onları tanıdı”. Mesela Mehdi (a.s.)’ın özelliğidir o, “halk onu tanımaz diyor, Mehdi (a.s.)’ı, ama Mehdi (a.s.) onları tanır” diyor. Bakın ayet ne diyor; “onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı”. Aynısıdır hadisin birebir aynısı inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 18 Ocak 2010 tarihli röportajından Yusuf Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: “Andolsun Yusuf ve kardeşlerini de soranlar için”, şeytandan Allah'a sığınırım, “ayetler vardır”. İbretler vardır. 7. ayet. 8. “Onlar şöyle demişti; “Yusuf ve kardeşi babamıza bizden daha sevgilidir. Oysa ki biz birbirini pekiştiren bir topluluğuz”. Demek ki, ahir zamanda Mehdi'ye haset eden cahil, alçak, ahmak insanlar olacak. Müslüman olduğu halde Mehdi'ye haset edecek. Ona da işaret ediyor Kur'an. “Öldürün Yusuf'u”, bakın azgınlığı görüyor musunuz? Öldürün artık. Yani hasetlik, kıskançlık bak ne hale getiriyor. “Veya onu bir yere atıp bırakın ki, babanızın yüzü yalnızca size dönük kalsın”. Bakın sırf hasetlik ve kıskançlıktan kaynaklanan bir olay. Görüyor musun Yusuf'ta? Mehdi'de de aynı şekilde hasetlik ve kıskançlıktan kaynaklanan bir ahlaksızlar furyası oluşacaktır. Ve Mehdi'ye karşı tavır alacaktır. Başta o İstanbul'daki azılı yobaz olmak üzere. Ki o mahlukun gelişini Resulullah bildirmiştir. 1400 sene öncesinden İstanbul'da bir yobaz mahluk çıkacak. Değil mi? Mehdi'ye karşı tavır alacak. Ve Mehdi'ye karşı kapsamlı bir mücadele verecek bu yobaz. İnşaAllah.
“Ondan sonra da salih bir topluluk olursun”. Bir de takvadan bahsediyor arkasında. Görüyor musunuz? Hem anormal bir usul kullanıyor hem de takvadan bahsediyor arkasından. “Yusuf'u yeryüzünde yerleşik kıldık”. Bu aynı zamanda Mehdi'ye bakıyor. Yeryüzünde Mehdi'ye hakimiyet vermeye bakıyor inşaAllah Cenab-ı Allah'ın. Vereceği hakimiyete bakıyor. “Ona sözlerin yorumundan olan bir bilgiyi öğrettik”. Güzel yorumlayacak demek. Hz. Yusuf çok güzel yorumluyordu. Mehdi de Kur'an'ı güzel yorumlayacak. “Allah emrinde galip olandır”. Ebcedi 2014. MaşaAllah. Mehdi'nin vaktini veriyor. “Allah emrinde galip olandır”. “Ergenlik çağına erişince kendisine hüküm ve ilim verdik”. Mesela hakimlik. Hüküm verme yetkisi. Mehdi ne olacak? Hakim olacak. Hz. Yusuf ne? Hakim. Hüküm veriyor. Ve “ilim verdik”.
Hz. Yusuf'ta ne var? Her türlü ilim var. Mehdi'de hangi ilimler olacak? Ledün ilmi olacak, batın ilmi yani. Ve? Ve bir ilim olacak inşaAllah. İnşaAllah. “İşte biz iyilik yapanları böyle ödüllendiririz”, diyor Cenab-ı Allah. MaşaAllah. Bak, “kapıları sımsıkı kapatarak”, diyor. Yalnız kalmak cahil insanlarla tehlikeli olabilir. Cahil bir kadın iftira atabilir. O yüzden Hz. Yusuf'a bu iftirayı kadın rahatça atabilmiş. Hz. Yusuf kaçıyor biliyorsunuz. Kaçıp arkasından gömleğini yırtıyor. Onun gömleğini arkadan çekip yırtıldığını gördüğü zaman kocası diyor ki, “doğrusu bu sizin düzeninizden biridir. Gerçekten sizin düzeniniz büyüktür”. Yani iftira attın mı kadın çok tehlikeli oluyor. Yani toplumda insanlar kadına inanıyor çünkü. Yani sen o adama tecavüz ettin demiyorlar. Adam ona tecavüz etti diyorlar. Yani toplumda kadın daima haklı olur. İşte bu da Kur'an buna işaret ediyor.
Yusuf da bunlardan yakasını yani Hz. Yusuf kurtulmak istiyor tabii. Değil mi? Yırtıyor yani kadın, gömleğini. Eğer diyor önden yırttıysa kadın haklıdır. Ama arkadan yırtıldıysa gömleği Hz. Yusuf haklı. Bir de bakıyor ki arkadan yırtılmış gömleği. Kaçmış çünkü. Ama kadın herhalde güçlü kuvvetli bir kadınmış. Tırnakları da uzun anladığım kadarıyla. Kadının böyle gömleği yırtmış. O benim aslanım. Hz. Yusuf. Çok iffetli, çok terbiyeli. Nefis yakışıklıydı. Kadınlar gördü mü? Nefesi kesiliyordu Hz. Yusuf. Yani dizlerinin bağı çözülüyordu. O kadar yakışıklı ve güzeldi.
“Yusuf dedi ki; “Rabbim zindan bunların beni kendisine çağırdığı şeylerden bana daha sevimlidir. Kurdukları düzeni benden uzaklaştırmazsan onlara korkarım eğilim gösterir. Böyle cahillerden olurum diyor”. Ya Rabbi sana sığınıyorum diyor. Beni koru diyor. İnşaAllah. Hükümdar diyor ki, “ben rüyamda yedi besin inek görüyorum. Onları yedi zayıf inek yiyor. Bir de yedi yeşil başak ve diğerinde ise kupkuru önde gelen bilginler. Eğer rüya yorumluyorsanız benim rüyamı çözün”, diyor. Ona soru soruyorlar, Yusuf'a. Nedir bunun hikmeti? Diyorlar. “Dedi ki; “siz 7 yıl önceleri ektiğiniz gibi ekin ekin. Yediğinizin az bir kısmı dışında kalanını biçtiklerinizi başağında bırakın. Sonra bunun arkasından kuraklığı, zorluğu 7 yıl gelecektir”. İşte bu başladı. Ahir zamanlı Mehdi devrindeki 7 yıl sürecek kıtlık dönemi. 2007'de başladı 2014'e kadar devam edecek.
“Sakladığınız az bir miktar dışında daha önce biriktirdiğinizi yiyip bitirecektir”. Burada tarıma önem verilmesi yani ekonomik kriz anında tarıma önem verilmesi Kur'an'da tavsiye ediliyor. Ve hayvancılığa, öküzden bahsedilmesi, buğdaydan bahsedilmesi değil mi? Ekonomi krizde en iyi çözüm budur. Yani tarıma ağırlık verilmesidir. “Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki insanlar onda bol bol yağmurlara kavuşturacak ve onda sıkıp sağacaklar”. Müthiş bu bolluk olacak. Bu Mehdi devrine bakıyor. Mehdi devrindeki bolluğa da bakıyor ayet, İnşaAllah. “Yusuf dedi ki; “bu beni bu yerin ülkenin hazineleri üzerinde bir yönetici kıl”. Mısır zaten dünyanın en büyük devleti o zamanlar, en güçlü devleti. Eğer Mısır'a hakim oluyor, dünyaya hakim oluyor zaten. İnşaAllah. Adeta.
“Çünkü ben bunları iyi bir koruyucuyum. Yönetim işlerini de bilenim”. Mehdi'nin de özellikleridir bu. Her yönde güçlü bir liderdir Mehdi. İnşaAllah. 56. Ayet. “İşte böylece biz yeryüzünde Yusuf'a güç, imkan ve iktidar verdik”. 2017. 56. Ayet. Bak “işte böylece biz yeryüzünde Yusuf'a güç, imkan ve iktidar verdik”. Hakim iktidara getirdik diyor Allah. 2017. Ve 56. ayet. “Öyle ki orada Mısır'da dilediği yerde konaklardı”. Her yer sağlam olmuş artık. Anarşi, terör, hiçbir şey yok. Can güvenliği mükemmel. “Biz kime dilersek rahmetimizi nasip ederiz. Ve iyilik yapanların ecrini kayba uğratmayız”. “Ve iyilik yapanların ecrini kayba uğratmayız”. 1998. MaşaAllah. Yine Mehdi'ye bakıyor.
“Kuraklık başlayınca Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler. Onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı”. Hadis-i şerifte Mehdi'nin vasfı anlatılırken bu ayetle anlatılıyor. Nasıl diyor Hz. Yusuf'u kardeşleri tanımadı ama o kardeşleri tanıyordu. Aynı onun gibi olacak diyor. Mehdi sokaklarda gezecek. İnsanlar Mehdi'yi tanımayacaklar. Ama Mehdi onları tanıyacak diyor. Herkes tanıyacak diyor inşaAllah. “Onların erzak yüklerini hazırlayınca dedi ki; “bana babanızdan olan kardeşinizi getirin”. Hz. İbrahim de babadan olan kardeşidir. Hz. İsa. Hz. İsa. Hz. İbrahim'den değil mi? Mehdi'nin. Tabii Mehdi'nin kardeşidir. İkisi de bir babadan geliyor. Hz. İbrahim'den geliyor. Baba tarafından aynıdır. Bak burada da ayette ne diyor? Cenabı Allah, “bana babanızdan olan kardeşinizi getirin”.
Sayın Adnan Oktar'ın 21 Kasım 2012 tarihli röportajından Yusuf Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bismillah. Şeytandan Allah’a sığınırım. Yusuf Suresi 34; “Böylece Rabbi, duasını kabul etti ve onların hileli düzenlerini kendisinden uzaklaştırdı. Çünkü O, işitendir, bilendir.” “Böylece Rabbi duasını kabul etti.” 2031 tarihini veriyor. Dünya hakimiyeti, inşaAllah.
43-“Hükümdar: ‘Ben (rüyamda) yedi besili inek görüyorum, onları yedi zayıf inek yiyor; bir de yedi yeşil başak ve diğerleri ise kupkuru. Ey önde gelen (bilginler,) eğer rüya yorumluyorsanız benim bu rüyamı çözüverin’ dedi.” Niye bu yediler var diyor? Niye böyle olaylar var diyor? Yediler tekrar ediyor. Hicri 1400, yedinin kaç katı? İki katı. Dünya hakimiyetinin başladığı yıllar. Bakalım 2077’lere kada r neler olacak bakacağız, inşaAllah.
49-“Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki, insanlar onda bol bol yağmura kavuşturulacak ve onda sıkıp-sağacaklar.” Çok fazla yağmur olacak. Şu an dünya bol yağmurlu bir döneme girdi. Önce kıtlık.
48-“Sonra bunun arkasından (kuraklığı) zorlu yedi yıl gelecektir,” ekonomik kriz 2007’de başladı. Kuran ona da işaret ediyor. “Sakladığınız az bir miktar dışında, daha önce biriktirdiğinizi yiyip bitirecektir.” Yani malınız azalacak. Bir kısmını paranızın saklayacaksınız, muhafaza edeceksiniz, parayı tutunca, ekonomik kriz daha da güçleniyor, biliyorsunuz. Hz. Yusuf (a.s), önceden bildiriyor ekonomik kriz olacağını, Mısır hükümetine bildiriyor.
67-Hz. Yakup (a.s) dedi ki; “Ve dedi ki: “Ey çocuklarım, tek bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin.” Ayrı ayrı kapılardan girin. “Ben size Allah'tan hiç bir şeyi sağlayamam (gideremem).” Tevrat’ta da aynı şekilde geçiyor. Yunanca aslında değiştirmişler. Tevrat’ın orijinalinde “secde ederek girin” diyor, aynısı. Yunancasında, secdeyi kaldırmışlar. Bu çok acayip bir olay. Yunancasında kaldırmaları da çok acayip. Secde kaldırılmış. Bakabilirsiniz, isteyen bakabilir.
76-“Böylece (Yusuf) kardeşinin kabından önce onların kablarını (yoklamaya) başladı, sonra onu kardeşinin kabından çıkardı. İşte biz Yusuf için böyle bir plan düzenledik.” Allah da işte Hz. Mehdi (a.s) için plan düzenledi. Allah’ın planını bozamıyor kimse. Burada zaten Yusuf Suresi’nde anlatılan Hz. Mehdi (a.s)’dır. Hz. Mehdi (a.s)’a işaret vardır, ahir zamana işaret var.
70-“Erzak yüklerini kendilerine hazırlayınca da, su kabını kardeşinin yükü içine bıraktı.” Su kabı kova çağını işaret ediyor, inşaAllah.
Yusuf Suresi, 96-“Müjdeci gelip de onu (gömleği) onun yüzüne sürdüğü zaman,” Hz. Yakup (a.s)’ın yüzüne sürdüğü zaman, “gözü görür olarak (sağlığına) döndü.” Demek ki, Hz. Mehdi (a.s) da İsrail milletini de kurtaracak, onların da gözüne o gömleği sürecek, inşaAllah. Bütün İslam alemini kurtaracak, inşaAllah. “(Yakub) Dedi ki: “Ben, size bilmediğinizi Allah'tan gerçekten biliyorum demedim mi?” “Gözü görür olarak sağlığına döndü.” Hz. Mehdi (a.s)’ın da demek ki, sağlığa vesile olması. Bakın, Hz. İsa (a.s) da var. Hz. İsa (a.s) elini sürdüğünde, Hz. Mehdi (a.s)’ın inşaAllah, herhangi bir eşyasının aynı etkiyi yapacağına işaret ediyor, inşaAllah. Yahut mesela gömleğinin. Çünkü ahir zamana işaret var. Hz. İsa Mesih (a.s) doğrudan eliyle mesh ediyor. Mesela eliyle mesh ediyor, başı ağrıyor adamın, elini sürüyor geçiyor. Yüzünde cilt bozuklukları oluyor, elini sürüyor, geçiyor. Ama tabii en büyük mucizesi, ölüyü diriltmesidir Hz. İsa Mesih (a.s)’ın.
“Kum bi iznillah-Allah’ın izniyle kalk” diyor. Adam mezarının üstünde, kapısındaki o büyük kayayı eliyle itiyor, paldır-küldür üstünde kefeniyle dışarı çıkıyor, selam vererek. “Beni çağırdın Ya İsa, ben de geldim” diyor. Üç günlük ölü, normal ölmüş. Bildiğin ölü, kalbi durmuş, nefes almıyor. Koymuşlar mezara, üstünü kapatmışlar kayayla, mezarlığın kapısında, “kum bi iznillah, Allah’ın izniyle kalk” diyor. Ama aklın ihtiyarını kaldırmıyor işte o an. Yani insanlar düşünüyor, “herhalde ölmemiştir belki de” diyorlar. Üç günden beri bir insan mezarın içinde niye dursun? Kalbi durmuş, muayene ediliyor. O devrin de doktorları var, nabzını dinliyorlar. Normal bembeyaz ölü yani bildiğin ölü. Kefenleniyor, ağzını bağlıyorlar, normal ölü geliyor, maşaAllah.
Cenab-ı Allah, “kuş biçiminde bir şey yap” diyor çamurdan. Yerden balçık alıyor Hz. İsa Mesih (a.s), eliyle kuş biçimi veriyor ona, şekillendiriyor. “Üfle Allah’ın izniyle” diyor. “Uçup gittiğini göreceksin” diyor. Ama o aklın ihtiyarını almayacak şekilde olur. Mesela yapıyor kuşu, üfledikten sonra kuşu koyuyor, geriye çekiliyor, oradan pır kuş uçup gidiyor. Ama onun da aklın ihtiyarını almaz o. Çünkü orada herhangi bir kuş da uçmuş olabilir, o şey de olabilir. Ama Peygamber olduğu için, iman ediyor ki, o çamurdan olan yaptığı uçtu. O şekilde iman ediyor, inşaAllah.
Şeytandan Allah’a sığınırım. Yusuf Suresi, 105-“Göklerde ve yerde nice ayetler vardır ki, üzerinden geçerler de, ona sırtlarını dönüp giderler.” Şu anda da öyle yapıyor Darwinistler, materyalistler, Allah’ın delillerine sırtlarını dönüyorlar. Görmezden geliyorlar.