Nahl Suresi, 94-100 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 25 Şubat 2011 tarihli röportajından Nahl Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. Nahl Suresi 94; “Yeminlerinizi kendi aranızda, bir bozuculuk unsuru edinmeyin.” Diyor ki mesela “bundan sonra eğer seninle görüşürsem, yemin ediyorum bir daha görüşmeyeceğim” diyor. “Ve yahut yemin ediyorum senin yanında şu yemeği yemeyeceğim. Yahut yemin ediyorum senin yanında müzik dinlemeyeceğim” diyor. Allah diyor ki; “yeminlerinizi kendi aranızda, bir bozuculuk unsuru edinmeyin.” Bu tarz bir yemin haram. Bir kere böyle bir yemin yok. “Sonra sapasağlam basan ayak kayar.” “Sapıtırsınız” diyor Allah.  “Ve Allah'ın yolundan alıkoyduğunuz için kötülüğü tadarsınız.” Yani “bela veririm” diyor Allah. “Büyük azap da sizin içindir.” “Böyle yemin olmaz” diyor Allah. Dostluğunuzu bozan, sevginizi bozan yemin olmaz. Mesela bir daha görüşmeyeceğim diye yemin ediyor, olmaz.

“Allah'ın ahdini ucuz bir değere karşılık satmayın.” Yani “küçük bir çıkar için böyle yeminler etmeyin” diyor Allah. “Eğer bilirseniz, Allah Katında olan sizin için daha hayırlıdır. Yanınızda olan tükenir, Allah'ın Katında olan ise kalıcıdır.” Yani mal da, para da tükenir. Ama Allah Katında olan bir türlü bitmez diyor. Hiçbir şekilde bitmez. “Sabredenlerin karşılığını yaptıklarının en güzeliyle Biz muhakkak onlara sunacağız” diyor Allah. “Sabredenlerin karşılığını yaptıklarının en güzeliyle Biz muhakkak onlara sunacağız.” Ebcedi 2015 tarihini veriyor, inşaAllah. Mehdiyet’e bakan bir ayet. “Erkek olsun, kadın olsun, bir mümin olarak kim salih bir amelde bulunursa,” samimi bir tavırda bulunursa samimi bir ibadet, samimi bir güzellikte bulunursa, “hiç şüphesiz Biz onu güzel bir hayatla yaşatırız.”

Bakın büyük bir mucizeden bahsediyor Kuran. Şimdi dikkat edin, “Erkek olsun, kadın olsun, bir mümin olarak kim salih bir amelde bulunursa,” yani samimi olarak yaşarsa, İslam’ı, Kuran’ı samimi olarak yaşarsa, sadece bu kadar. Bakın bir mucizeden bahsediyor Allah. “Hiç şüphesiz Biz onu güzel bir hayatla yaşatırız.” “Zengin, bereketli, bollu, sağlıklı güzel bir hayatla yaşatırız” diyor. “Kim olursa olsun bunu yaparım” diyor Allah. Bu bir mucizedir. Adam diyor ki; “dinle, imanla, MaşaAllah ile inşaAllah ile hayat olmuyor” diyor. Allah ne diyor bak; “kim bir mümin olarak salih bir amelde bulunursa, hiç şüphesiz Biz onu güzel bir hayatla yaşatırız.” Tabii ki müminin amacı Allah rızası için yaşarken para gelsin, pul gelsin, rahat edeyim değil.

Ama Allah yolunda samimi olarak her olan insan, bakın dikkat edin söylüyorum, mutlaka zengin, güzel, bereketli, sağlıklı, dinç ve genç bir hayat yaşar. Bakın böyle bir mucize vardır. İnsanların büyük bir bölümünün böyle bir mucizeden haberi yok. Bu nettir, kesin ayettir, açık hükümdür. Ama bak tamamen Allah’a kendini adayacak, sabredecek, hakikaten Allah’a bağlı olacak. “Güzel bir hayatla yaşatırım” diyor Allah. Allah’ın kanunu, mutlaka olur bu. “Ve onların karşılığını, yaptıklarının en güzeliyle muhakkak veririz.” “Cennette de en güzelini veririm” diyor Allah. Allah onlardan razı olmuş oluyor, inşaAllah. “Öyleyse Kuran okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın.”Ben sürekli hani Allah’a sığınırım diyorum ya Kuran’ı, bu Allah’ın emri olduğu için, hatırlatmak için söylüyorum. Muhkem ayet, “Kuran okunduğu zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın.”

“Gerçek şu ki, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler,” bakın iman ediyor, sonra her şeyinden Allah'a kendini bırakıyor. İşte hasta mı olur, ölür mü? Ne olursa olsun, “ya Rabbi ben sana teslimim”, diyor. Bak, “Rablerine, tevekkül edenler üzerine onun, şeytanın hiçbir zorlayıcı gücü yoktur”. Baskı yapamıyor şeytan. Yani Müslüman'da bir ızdırap, sıkıntı, rahatsızlık oluşmuyor. “Onun zorlayıcı gücü”, şeytanın zorlayıcı gücü, şeytan kime etkiliyor bak Allah onu açıklıyor, “ancak onu veli edinenlere”, yani böyle Allah'ı bırakmış işte Darwinist, materyalist olmuş, şeytana teslim olmuş, “onu veli edilenler ve onunla ona Allah'a orta koşan üzerindedir”. Müşriklerin üzerindedir diyor Allah. Müşriklere şeytan musallat oluyor bir de Allah'ı inkar etmiş sapıtmış tiplere. Onlara musallat oluyor şeytan. Mesela gördünüz adam müşrik sapıtıyor. Allah rezil rüsvay ediyor. Ne hallere geldiğini gördünüz.

 


Nahl Suresi, 94-100 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar’ın 14 Ocak 2012 tarihli röportajından Nahl Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Nahl Suresi 94. Şeytandan Allah’a sığınırım. “Yeminlerinizi kendi aranızda, bir bozgunculuk unsuru edinmeyin” diyor Cenab-ı Allah, “sonra sapasağlam basan ayak kayar ve Allah’ın yolundan alıkoyduğunuz için kötülüğü tadarsınız. (Ayrıca) Büyük azapta sizin içindir.

95-Allah’ın ahdini ucuz bir değere satmayın. Eğer bilirseniz, Allah katında olan sizin için daha hayırlıdır.” Mesela vardır bazıları, ‘eğer bu kişiyle bir daha görüşürsem, Allah beni helak etsin, yemin ediyorum görüşmeyeceğim’ diyor. Müslüman kardeşine böyle yemin olur mu? Bakın ne diyor Cenab-ı Allah: “Allah’ın ahdini ucuz bir değere satmayın.” Mesela geçici bir kin için, geçici bir nefret için veyahut mesela parasını ödemedi diye ‘ömür boyu bir daha görüşmeyeceğim’ diyor, yemin ediyor. Böyle yemin olmaz diyor Cenab-ı Allah.

96-“Sizin yanınızda olan tükenir, Allah’ın katında olan ise kalıcıdır. Sabredenlerin karşılığını yaptıklarının en güzeliyle biz muhakkak vereceğiz.” Sabretmek, insanın dengeli olmasını sağlar. İnsanların çoğu sabredemediği için rezalet çıkar. Dostlukları gider, sevgileri gider, kavga ederler, tahammülsüzlükten acayip bir kin meydana gelir. Sabır sevginin ilacıdır. Sabrı ortaya koyduğunda, her türlü anormalliği çözen bir merhem gibidir, her türlü hastalığı çözer sabır.

97-“Erkek olsun, kadın olsun, bir mümin olarak kim salih bir amelde bulunursa, hiç şüphesiz biz onu güzel bir hayatla yaşatırız.” Bakın diyor ki Allah, samimi olan kadın veya erkek, ben onu güzel bir hayatla yaşatırım diyor. Ama bakın şartı; samimi olması. Bu bir mucize; net, güzel hayatla yaşatırım diyor Allah, yani ikinci bir ihtimal söylemiyor Allah. “Ve onların karşılığını, yaptıklarının en güzeliyle muhakkak veririz.

98-Öyleyse Kuran okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın.” Şeytandan Allah’a sığınmak farz, Kuran okunduğu zaman.

99-“Gerçek şu ki, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) hiçbir zorlayıcı-gücü yoktur.” Bakın, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler. Rabbine tevekkül ettiğinde ne olur bir insan? Son derece rahat eder. Bir, iman ediyor, iman etmeden zaten tevekkül olmaz, iman ettikten sonra, hakkıyla iman edince, tevekkül edince, biri kötü bir söz söylüyor, tevekkül ettiği için bunu Allah yaratıyor diyor, rahat. Parasını kaybediyor, Allah yarattı diyor, rahat. Bir hastalık geliyor, Allah yarattı diyor, rahat. Makamını, mevkisini kaybediyor, Allah yarattı diyor, rahat. Hiçbir şey onda yıkıcı etki meydana getirmiyor, yıkıcı karşılık vermiyor, öfkelenmiyor, sinirlenmiyor, asmıyor-kesmiyor, hiçbir şey yapmıyor, makul dengeli insan oluyor. Dolayısıyla şeytanın avucuna düşmemiş oluyor. Öbür türlü de, öfkeyle kalkan zararla oturuyor, başını belaya sokuyor. Ya kendine zarar veriyor, ya etrafındakilere zarar veriyor, sevdiği kişileri kaybediyor, dostlarını kaybediyor, öfke onu geriyor. “Gerçek şu ki, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın ) hiçbir zorlayıcı gücü yoktur.” Yani, sizi etkileyemez diyor Allah, zorlayıcı gücü yoktur. Öbür türlü olduğunda, zorlayıcı gücü oluyor işte. Adam, ‘dayanamıyorum ağabey’ diyor, ‘dayanamadım’ diyor ve belanın içerisine giriyor.

100-“Onun zorlayıcı-gücü ancak onu veli edinenlerle” artık bağlanmış, “onunla O’na (Allah’a) ortak koşanlar üzerindedir.” Şeytanla Allah’a ortak koşuyor.

 


Nahl Suresi, 96. Ayetinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar’ın 18 Nisan 2014 tarihli sohbetinden Nahl Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. Nahl Suresi 96, “Sabredenlerin karşılığını yaptıklarının en güzeliyle biz muhakkak onlara sunacağız.” 2015 tarihini veriyor. 2015 de demek ki, önemli bir tarih. Ama neyi istiyor Allah? Sabretmeyi. Sabır neye olur? Çileye olur, zorluğa olur, acıya olur.