Adnan Oktar'ın Kaçkar TV'deki canlı röportajı (3 Kasım 2010)
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla, “Kaf, Ha, Ayn, Sad” şimdi burada, bu harfler tabii bir şey ifade ediyor. Hurufu mukatta, inşaAllah Hz. İsa Mesih’ten ve Hz. Mehdi (a.s.)’dan bunları öğreneceğiz Allah’ın izniyle. Yani bu, “Kaf, He, Ye, Ayn, Sad” ne anlama geliyor öğreneceğiz. Neden Meryem Suresi’nde bunlar onu da öğreneceğiz, inşaAllah. Şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla, “(Bu,) Rabbinin, kulu Zekeriya'ya rahmetinin zikridir. Hani o, Rabbine gizlice seslendiği zaman; demişti ki: "Rabbim, şüphesiz benim kemiklerim gevşedi”” yaşlandıkça kalsiyum kemiklerden alınır. İnsan küçülmeye başlar ve erir kemikleri. “Ve baş, yaşlılık aleviyle tutuştu” yani saçlarda da beyazlama oluyor. Onu diyor o şekilde, yani müteşabih bu ayet. Şimdi Cübbeli’ye baksan, “Açık anlamı, yaşlılık alevi ile tutuştu” sanki alev gibi düşünür onu, insanın başındaki bir yangın gibi. Değil, müteşabihtir. Müteşabihten anlamıyor Cübbeli. Saçları beyazladı anlamına gelir. “Ben Sana dua etmekle mutsuz olmadım" Allah’a çok dua etmek lazım. Her şeyi Allah’tan istemek lazım. "Doğrusu ben, arkamdan gelecek yakınlarım adına korkuya kapıldım, benim karım da bir kısır (kadın)dır. Artık bana Kendi Katından bir yardımcı armağan et". Gelecek nesilller ki, Hz. Mehdi (a.s.) da bu neslin içindedir.
“"Bana mirasçı olsun. Yakup oğullarına da mirasçı olsun. Rabbim, onu (kendisinden) razı olunan(lardan) kıl." (Allah buyurdu:) "Ey Zekeriya, şüphesiz Biz seni, adı Yahya olan bir çocukla müjdelemekteyiz; Biz bundan önce ona hiçbir adaş kılmadık" diyor. O’nun adının benzeri yoktur diyor Cenab-ı Allah. Dedi ki: "Rabbim, karım kısır (bir kadın) iken, benim nasıl oğlum olabilir? Ben de yaşlılığın son basamağındayım" demek ki cinsel kapasitenin yaşla alakası yok. Cenab-ı Allah isterse çok ileriki yaşlarda bile çok güçlü kılar. Yani Allah’ın kanunları öyle insanların zannettiği gibi, bir kısım insanların zannettiği gibi Allah’ın kuralları kanunların dışına çıkamaz. Allah’ın dediği olur, inşaAllah. Allah bir kural koyuyor. İnsanlar zannediyorlar ki, mesela yaşlılık da bir adetullahtır, adam biter. Öyle değil. O kuralın içinde Allah’ın bir kuralı daha var. Tam aksi de oluyor. Bilakis, son derece sağlıklı, daha zinde olabiliyor, kadın için de erkek için de. Allah buna dikkat çekiyor.
"(Ona gelen melek:) "İşte böyle" dedi. " "İşte böyle" dedi. "Rabbin dedi ki: Bu Benim için kolaydır, daha önce sen hiçbir şey değil iken, seni yaratmıştım.’’ “Hiçbir şey değilken, yoktan yarattım” diyor. Hiçbir şey değildi insan. Dünya hiçbir şey değildi ama tabii çamurdan yaratıyor. Yani “Hiçbir şey değildi” derken görünürde bir şey yoktu. Ot da, yemek de, yiyecek de orada burada oluyor. Ondan sonra bir sperm oluyor, ondan anne yumurtasıyla birleşiyor, çocuk oluyor. Ama görünürde bir şey yok. Ama tabii Cenab-ı Allah mineralleri vesaire vesile ediyor. “Dedi ki: "Rabbim, bana bir alamet (ayet) ver." Dedi ki: "Senin alametin, sapasağlam iken, üç tam gece insanlarla konuşmamandır." Bunun mutlaka bir hikmeti vardır. Bu karşılaşılacak bir olaydır. Bak, ‘’Üç tam gece insanlarla konuşmamandır" üç tam gece. ‘’Böylelikle (Zekeriya) mescidten kavminin karşısına çıkıp onlara (şu anlamları) işaret etti: "Sabah akşam Allah’ı tesbih edin."” Bir sabah, bir akşam olduğu gibi yahut sabahtan akşama kadar tesbih edin anlamında da geliyor.
“Çocuğun doğup büyümesinden sonra ona dedik ki: "Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut." İslam ahlakının dünya hâkimiyetinin tarihini veriyor. Ama tam hâkimiyet, 2067, Hz. İsa Mesih’in de vakti, Altınçağ’ın tam oturduğu yer. "Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut. Daha çocuk iken ona hikmet verdik.” Güzel konuşma, İlahi kelamı güzel şerh etme, güzel açıklama, güzel hitabet. “Katımız'dan ona bir sevgi duyarlılığı’’ coşkun bir sevgi var Hz. Yahya (a.s.)’da acayip bir sevgi. Kelebekleri, kuşları, çocukları, kadınları, her şeyi çok fazla seviyor. Allah’ın tecellilerine karşı içinde müthiş bir sevgi var, bir aşk var, tutku var. Onu kim veriyormuş? Allah veriyor. “Ben verdim” diyor. Bak, “Katımız'dan ona bir sevgi duyarlılığı’’, sevgi duyarlılığı ne demek? Sevgiye karşı vücudu müthiş hassas, acayip sevme gücü var. Sevgi dedin mi, o orada. Hz. Yahya (a.s.)’a Allah öyle bir özellik vermiş, “ve temizlik”. Müthiş titizdi Hz. Yahya (a.s.), acayip temizdi, pırıl pırıl. “O, çok takva sahibi biriydi.’’ Takva ne demek? Dine çok titiz, Kuran hükümlerine çok titiz.
22. ayette Meryem Suresi, “Böylelikle ona gebe kaldı, sonra onunla ıssız bir yere çekildi’’ doğumdan bahsediyor bu ayette. “Derken doğum sancısı onu bir hurma dalına sürükledi. Dedi ki: "Keşke bundan önce ölseydim de, hafızalardan silinip unutulsaydım" bu bir zelledir. Yani Müslüman bir kişinin söylememesi gereken bir hatalı konuşmadır, zelle. Allah bunu bir zelle olarak bize gösteriyor, biz yapmayacağız. Yani Hz. Meryem gibi mübarek bir insanda bile böyle bir zelle oluyor. İnsanlarda hata olabiliyor. Peygamberlerde bile zelle oluyor. Oradan ibret alacağız ve yapmayacağız, inşaAllah. Bak, “Keşke bundan önce ölseydim ve hafızalardan silinip unutulsaydım" Müslüman her halukarda sabretmekle mükelleftir.
SUNUCU: Yani doğum sancısı çektiği için mi?
ADNAN OKTAR: Evet, doğum sancısı çektiği için diyor. Burada mümin mutlaka sabırlı olacak, inşaAllah. “Altından (bir ses) ona seslendi: "Hüzne kapılma” Allah haram kılıyor hüzne kapılmasını, muhkem ayet. Üzülme ve hüzün Müslümana haramdır ve muhkem olarak Allah ona emrediyor. “Hüzne kapılma” diyor. “Rabbin senin alt (yan)ında bir ark kılmıştır" demek ki burada bir işaret var. Hurmanın bulunduğu bir yer, hurma dalının bulunduğu bir yer, ağaçlık bir yer, alt tarafında bir ark, su akıyor. “Hurma dalını kendine doğru salla, üzerine henüz oluşmuş-taze hurma dökülsün." “Henüz oluşmuş taze hurma.” Bayat meyvede vitamin değeri daha düşüktür. Taze olan meyveye Kuran dikkat çekiyor. Taze meyvenin yenilmesine dikkat çekiyor. Ama bakın doğuma işaret eden ayette de, “Böylelikle ona gebe kaldı, sonra onunla ıssız bir yere çekildi.’’ 22, 2-2, ikiler hep hâkimdir Kuran’da. Burada da yine 2-2, Hz. İsa (a.s.) ile ilgili kısımda, inşaAllah. “(İsa Mesih) Dedi ki: "Şüphesiz ben Allah'ın kuluyum. (Allah) Bana Kitabı verdi ve beni peygamber kıldı.” Ebcedi de 1462’yi veriyor. Hz. İsa Mesih’in en anlı şanlı yılları, inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 3 Kasım 2010 tarihli röportajından Meryem Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla, “Kaf, Ha, Ayn, Sad” şimdi burada, bu harfler tabii bir şey ifade ediyor. Hurufu mukatta, inşaAllah Hz. İsa Mesih’ten ve Hz. Mehdi (a.s.)’dan bunları öğreneceğiz Allah’ın izniyle. Yani bu, “Kaf, He, Ye, Ayn, Sad” ne anlama geliyor öğreneceğiz. Neden Meryem Suresi’nde bunlar onu da öğreneceğiz, inşaAllah. Şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla, “(Bu,) Rabbinin, kulu Zekeriya'ya rahmetinin zikridir. Hani o, Rabbine gizlice seslendiği zaman; demişti ki: "Rabbim, şüphesiz benim kemiklerim gevşedi”” yaşlandıkça kalsiyum kemiklerden alınır. İnsan küçülmeye başlar ve işte erir yani kemikleri. “Ve baş, yaşlılık aleviyle tutuştu” yani saçlarda da beyazlama oluyor. Onu diyor o şekilde yani müteşabih bu ayet. Şimdi Cübbeli’ye baksan, “Açık anlamı, yaşlılık alevi ile tutuştu” sanki alev gibi düşünür onu, insanın başındaki bir yangın gibi. Değil, müteşabihtir. Müteşabihten anlamıyor Cübbeli. Saçları beyazladı anlamına gelir. “Ben Sana dua etmekle mutsuz olmadım" Allah’a çok dua etmek lazım. Her şeyi Allah’tan istemek lazım. "Doğrusu ben, arkamdan gelecek yakınlarım adına korkuya kapıldım, benim karım da bir kısır (kadın)dır. Artık bana Kendi Katından bir yardımcı armağan et". Gelecek nesilller ki, Hz. Mehdi (a.s.)’da bu neslin içindedir. “"Bana mirasçı olsun. Yakup oğullarına da mirasçı olsun. Rabbim, onu (kendisinden) razı olunan(lardan) kıl." (Allah buyurdu:) "Ey Zekeriya, şüphesiz Biz seni, adı Yahya olan bir çocukla müjdelemekteyiz; Biz bundan önce ona hiçbir adaş kılmadık" diyor. O’nun adının benzeri yoktur diyor Cenab-ı Allah.
"Dedi ki: "Rabbim, karım kısır (bir kadın) iken, benim nasıl oğlum olabilir? Ben de yaşlılığın son basamağındayım" demek ki cinsel kapasitenin yaşla alakası yok. Cenab-ı Allah isterse çok ileriki yaşlarda bile çok güçlü kılar. Yani Allah’ın kanunları öyle insanların zannettiği gibi, bir kısım insanların zannettiği gibi Allah’ın kuralları kanunların dışına çıkamaz. Allah’ın dediği olur, inşaAllah. Allah bir kural koyuyor. İnsanlar zannediyorlar ki, mesela yaşlılık da bir adetullahtır, adam biter. Öyle değil. O kuralın içinde Allah’ın bir kuralı daha var. Tam aksi de oluyor. Bilakis, son derece sağlıklı, daha zinde olabiliyor, kadın için de erkek için de. Allah buna dikkat çekiyor. "(Ona gelen melek:) "İşte böyle" dedi. " "İşte böyle" dedi. "Rabbin dedi ki: Bu Benim için kolaydır, daha önce sen hiçbir şey değil iken, seni yaratmıştım.’’ “Hiçbir şey değilken, yoktan yarattım” diyor. Hiçbir şey değildi insan. Dünya hiçbir şey değildi ama tabii çamurdan yaratıyor. Yani “Hiçbir şey değildi” derken görünürde bir şey yoktu. Ot da, yemek de, yiyecek de orada burada oluyor. Ondan sonra bir sperm oluyor, ondan anne yumurtasıyla birleşiyor, çocuk oluyor. Ama görünürde bir şey yok. Ama tabii Cenab-ı Allah mineralleri vs vesile ediyor. “Dedi ki: "Rabbim, bana bir alamet (ayet) ver."
Dedi ki: "Senin alametin, sapasağlam iken, üç tam gece insanlarla konuşmamandır." Bunun mutlaka bir hikmeti vardır. Bu karşılaşılacak bir olaydır. Bak, ‘’Üç tam gece insanlarla konuşmamandır" üç tam gece. ‘’Böylelikle (Zekeriya) mescidten kavminin karşısına çıkıp onlara (şu anlamları) işaret etti: "Sabah akşam Allah’ı tesbih edin."” Bir sabah, bir akşam olduğu gibi yahut sabahtan akşama kadar tesbih edin anlamında da geliyor. “Çocuğun doğup büyümesinden sonra ona dedik ki: "Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut." İslam ahlakının dünya hâkimiyetinin tarihini veriyor. Ama tam hâkimiyet, 2067, Hz. İsa Mesih’in de vakti, Altınçağ’ın tam oturduğu yer. "Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut. Daha çocuk iken ona hikmet verdik.” Güzel konuşma, İlahi kelamı güzel şerh etme, güzel açıklama, güzel hitabet. “Katımız'dan ona bir sevgi duyarlılığı’’ coşkun bir sevgi var Hz. Yahya (a.s.)’da acayip bir sevgi. Kelebekleri, kuşları, çocukları, kadınları, her şeyi çok fazla seviyor. Allah’ın tecellilerine karşı içinde müthiş bir sevgi var, bir aşk var, tutku var. Onu kim veriyormuş? Allah veriyor. “Ben verdim” diyor. Bak, “Katımız'dan ona bir sevgi duyarlılığı’’, sevgi duyarlılığı ne demek? Sevgiye karşı vücudu müthiş hassas, acayip sevme gücü var. Sevgi dedin mi, o orada. Hz. Yahya (a.s.)’a Allah öyle bir özellik vermiş, “ve temizlik”. Müthiş titizdi Hz. Yahya (a.s.), acayip temizdi, pırıl pırıl. “O, çok takva sahibi biriydi.’’ Takva ne demek? Dine çok titiz, Kuran hükümlerine çok titiz.
Sayın Adnan Oktar'ın 17 Mart 2012 tarihli röportajından Meryem Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Meryem Suresi. Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. Şeytandan Allah’a sığınırım. Bakın, şifreye dikkat edin.
1-“Kaf, He, Ye, Ayn, Sad.” Çok kapsamlı bir şifre.
2-“(Bu,) Rabbinin, kulu Zekeriya'ya rahmetinin zikridir.” Hz. Zekeriya (a.s.) şehit edilmiştir, biliyorsunuz.
3-“Hani o, Rabbine gizlice seslendiği zaman” Dua nasıl yapılır? Gizli yapılır.
4-“Demişti ki: "Rabbim, şüphesiz benim kemiklerim gevşedi” yaşlandıkça biliyorsunuz kalsiyum, fosfor oranı düşer. İnsanlarda küçülme başlar. “Ve baş, yaşlılık aleviyle tutuştu,” beyazlandı saçlarım diyor. Ama yaşlılık aleviyle tutuştu diyor. “Ben Sana dua etmekle mutsuz olmadım." Sürekli mutlu oldum Sana dua ettiğimde diyor. Hep iyi oldu bereket, güzellik geldi diyor.
5-"Doğrusu ben, arkamdan gelecek yakınlarım adına korkuya kapıldım, benim karım da bir kısır (kadın)dır. Artık bana Kendi Katından bir yardımcı armağan et.
6-Bana mirasçı olsun.” Yakup oğullarına da mirasçı olsun. İsrail oğullarına mirasçı olsun. “Rabbim, onu (kendisinden) razı olunan(lardan) kıl.
7-(Allah buyurdu:) ‘Ey Zekeriya, şüphesiz Biz seni, adı Yahya olan bir çocukla müjdelemekteyiz; Biz bundan önce ona hiçbir adaş kılmamışız’" diyor Cenab-ı Allah.
8-“Dedi ki: ‘Rabbim, karım kısır (bir kadın) iken, benim nasıl oğlum olabilir? Ben de yaşlılığın son basamağındayım.’
9-(Ona gelen melek:) ‘İşte böyle’ dedi. ‘Rabbin dedi ki: Bu Benim için kolaydır, daha önce sen hiçbir şey değil iken, seni yaratmıştım.’” Hiç bir şey değilken yoktan yarattım seni diyor. Çok manidar buradaki ifade. Tabii Allah vesileler yaratıyor da, fakat hiçbir şey değildi daha önce. Allah insanı insandan yaratarak vesile kılıyor.
10-“Dedi ki: ‘Rabbim, bana bir alamet (ayet) ver.’ Dedi ki: ‘Senin alametin, sapasağlam iken, üç tam gece insanlarla konuşmamandır.’” Dilinde herhangi bir bozukluk olmadığı halde, bedeninde herhangi bir rahatsızlık olmadığı halde, baygın olmadığı halde, ”üç tam gece insanlarla konuşmamandır.” Biz de geceleri konuşuyoruz insanlarla.
11-“Böylelikle (Zekeriya) mescitten kavminin karşısına çıkıp onlara (şu anlamları) işaret etti: ‘Sabah akşam tesbih edin.’” Bir sabah, bir akşam tesbih edin. Tabii bunun çok anlamı var.
12-“(Çocuğun doğup büyümesinden sonra ona dedik ki:) ‘Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut.’" Kitaba sarıl, Allah’ın kitabına sarıl. “Daha çocuk iken ona hikmet verdik.” Genç yaşta ona çok güzel konuşma, hikmet ve derinlik verdik.
13-“Katımız'dan ona bir sevgi duyarlılığı” Sevme gücü, bütün insanları, bitkileri, hayvanları, kadınları hepsini coşkuyla sevme ruhu verdik, diyor Allah. Özel bir yetenek, özel bir güzellik. “Ve temizlik (de verdik).” Çok titiz Hz. Yahya (a.s.). Titiz üstü titiz. “O, takva sahibi biriydi.” Dine, Kitap’a, o devirdeki Allah’ın kitabına çok titiz.
14-“Ana ve babasına itaatkardı ve isyan eden bir zorba değildi.” Anarşist, terörist ruhlu bir insan değildi. Büyüklerine karşı saygılı, hepsini çok seviyor.
15-“Ona selam olsun” diyor Cenab-ı Allah. 15. ayet, Hicri 1400 bittiğinde, 15. Hicri asra girmiş oluyoruz, inşaAllah. “Doğduğu gün, öleceği gün ve diri olarak yeniden-kaldırılacağı gün de.
16-Kitap'ta Meryem'i de zikret. Hani o, ailesinden kopup doğu tarafında bir yere çekilmişti.” Şimdi Mehdiyet’e bakan yönlerine bakalım, işari anlamlarına bakalım; 15 ve 16. Beş ve altısını alırsak; 56 eder. 1956, Risale-i Nur’un serbest bırakıldığı bir tarih. “Doğduğu gün” Biz onu Risale-i Nur’un doğduğu gün olarak alıyoruz, inşaAllah. “Öleceği gün ve diri olarak kaldırılacağı gün de. Kitapta Meryem’i de zikret. Hani o ailesinden ayrılıp doğu tarafında bir yere çekilmişti.” Hz. Mehdi (a.s.) da kendi şehrinden ayrılıp, başka bir şehre geliyor. Denizi geçecek diyor hadislerde. İstanbul’a gelecek, inşaAllah.
17-“Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti.” Hz. Mehdi (a.s.), Allah tarafından gizlenecek. Zaten gizlenen özelliği çok önemlidir, Hz. Mehdi (a.s.)’ın. Lakabı; gaip’tir zaten (perdeyle gizlenen). Hz. Mehdi (a.s.)’da, Cenab-ı Allah tarafından bir perdeyle gizlenecektir, inşaAllah. Ama asıl manalarından sonra işari anlamlarını okuyorum. Yoksa asıl anlamı aşikar zaten görülüyor. “Böylece ona ruhumuz (Cibril'i) göndermiştik.” Hz. Mehdi (a.s.)’a kim yardımcı olacak? Cebrail (a.s.). “O da, düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.” Demek ki Hz. Mehdi (a.s.) yanına insan olarak da gelse Cibril (a.s.), sadece onu düzgün bir beşer zannedecek, tanıyamayacak.
18-“Demişti ki: ‘Gerçekten ben, senden Rahman (olan Allah)a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma).’” Bana yaklaşma diyor Hz. Meryem. Ama bakın takva sahibiysen. Takva sahibi değilsen zaten helale harama dikkat etmezsin. Demek ki mümin bir erkeksen, takvaya dikkat ediyorsan zaten güvenilirsindir. Uyarılması yeterli olur. Uyarılmasa da zaten dikkat eder Müslüman erkek.
19-“Demişti ki: ‘Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elçiyim; sana tertemiz bir erkek çocuk armağan etmek için (buradayım).’
20-O: ‘Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken.’” Cinsel ilişkiye girmemişken, nasıl çocuğum olur diyor. “Ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken’ dedi.” Herkesle ilişkiye giren bir kadın değilim ben diyor. İffetli bir kadınım diyor.
Sayın Adnan Oktar'ın 16 Ocak 2010 tarihli röportajından Meryem Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Hemen arkasından Meryem Suresi başlıyor. Rahman rahim olan Allah’ın adıyla. “Kaf, he, ye, ayn, sad.” Burada çok esaslı bir şifre var. Bak “kaf, he, ye, ayn ve sad.” “Rabbinin kulu Zekeriya’ya rahmetinin zikridir. Hani o Rabbine gizlice seslendiği zaman demişti ki Rabbim şüphesiz benim kemiklerim gevşedi ve baş yaşlılık aleviyle tutuştu”. Yani kemikler yaşlılık aleviyle erimeye başlıyor. Kalsiyum eksilmesi oluyor. Kemikler gevşiyor yani insan küçülür. “Baş yaşlılık aleviyle tutuştu.” Beyazladı saçlarım diyor. “Ben sana dua etmekle mutsuz olmadım.” Duanın önemine dikkat çekiyor. Dua çok önemlidir. Çok konsantre olarak, akılcı, güzel dua edilecek. Dua edildi mi neler olur neler. Neler olur neler. Yani insanların bazen aklına hayaline gelmedik şeyler olur inşaAllah. “Artık bana Kendi Katından bir yardımcı armağan et”. Bu inşaAllah ahir zamanda Müslümanlara yardımcı olacak olan Mehdi (a.s)’dır aynı zamanda. “Bana mirasçı olsun, Yakupoğullarına da yardımcı olsun.” Yakupoğullarına değil mi? İsrail’e, Beni İsrail’e de mirasçı olacaktır. Onları da yönetecektir Mehdi (a.s) inşaAllah. “Rabbim onu kendisinde razı olunanlardan kıl.” Mehdi (a.s) Allah’ın razı olduğu kişilerden birisidir inşaAllah.
“Ey Zekeriya şüphesiz biz seni adı Yahya olan bir çocukla müjdelemekteyiz. Biz bundan önce ona hiçbir adaş kılmamışız”. Daha önce hiç böyle bir isim yoktu diyor. İlk defa Yahya ismini veriyorum diyor Cenab-ı Allah. “Dedi ki Rabbim benim karım kısır iken benim nasıl bir oğlum olabilir? Ben yaşlılığımın son basamağındayım.” Yani cinsel yönden, cinsel gücüm ben yaşlı olduğum için zaten olacak gibi değil diyor. Karım da kısır diyor. Yani bunun bu şekilde olmadığını, Allah’ın isterse insanın bünyesini güçlendireceğini, cinsel gücün yaşlılıkla bağlantılı bir olay olmadığını Kuran gösteriyor, açıklıyor. “İşte böyle dedi. Rabbin dedi ki bu benim için kolaydır daha önce sen hiçbir şey değilken seni yaratmıştım”. Bu benim için çok kolaydır diyor Cenab-ı Allah. “Sabah akşam Allah’ı tesbih edin” diyor. Müslüman sürekli tesbih edecek.
“Ey Yahya kitabı kuvvetle tut.” 2067 dünya hakimiyetinin en saltanatlı, en muhteşem yılları inşaAllah. 2067. Bak ey Yahya diyor Cenabı Allah. Kitabı yani Kuran’ı ona da işaret var. Kuvvetle tut yani. Yani İslam’a sıkı sıkıya sarıl. Urvetul-vuska, metin olan Allah’ın ipine sıkı sıkı sarıl, sakın bırakma. Bak kitabı kuvvetle tut, 2067 bakabilirler bilenler. “Daha çocuk iken ona hikmet verdik.” Demek ki Mehdi(a.s) da ta çocukluğunda güzel huylu olacak, akıllı olacak inşaAllah. “Katımızdan ona bir sevgi duyarlılığı”, demek ki Mehdi(as) sevgi dolu bir insan olacak. Coşkun bir sevgi olacak kalbinde. Ve temizlik, tertemiz olacak Mehdi (a.s). Elbisesi temiz olacak, etrafı temiz olacak, arkadaşları temiz olacak çünkü Kuran’ın emri. “Ve o çok takva sahibi biriydi”. Mehdi (a.s)’ın çok takva sahibi birisi olacağına işaret ediyor inşaAllah ayet. Yahya (a.s)’ı anlatmakla beraber aynı zamanda Mehdi(a.s)’a işaret ediyor. Bu ayete devam edersek bir hayli uzun.
Adnan Oktar'ın 18 Mart 2011 Kaçkar Tv'deki Canlı Sohbetinden
ADNAN OKTAR: Meryem Suresi 12. ayet, “(Çocuğun doğup büyümesinden sonra ona dedik ki:) ‘Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut.’ Daha çocuk iken ona hikmet verdik.” Mehdi (as)’a yönelik yorumlarsak; “Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut." Kuran’a kuvvetle sarıl, “daha çocuk iken ona hikmet verdik.” Demek ki, inşaAllah çocukken hikmet verilmesi çok makbul, demek ke güzel konuşmak hikmetli konuşmak özlü konuşmak çok makbul. “Katımız'dan ona bir sevgi duyarlılığı ve temizlik (de verdik).” Ahir zamana bakan yönüyle, Hz. Mehdi (a.s) çok sevgi duyarlılığı olan bir insan olacak. Sevgiden çok zevk alan, sevmekten sevilmekten çok zevk alan bir insan olacaktır ve çok temiz olacaktır. Bütün Müslümanlar gibi çok temiz olacaktır. “O, çok takva sahibi biriydi.” Hz. Mehdi (a.s) da çok takva sahibi bir insan olacak, inşaAllah. “Ona selam olsun; doğduğu gün, öleceği gün ve diri olarak yeniden-kaldırılacağı gün de.” Aynı şekilde Hz. İsa (a.s)’a da buna benzer Cenab-ı Allah’ın bir hitabı var. Sonra Hz. İsa (a.s)’ın doğumuna dikkat çekiliyor.
“Böylelikle ona gebe kaldı, sonra onunla ıssız bir yere çekildi.” Yirmi iki, iki ve iki Hz. İsa (a.s) doğumuna işaret eden bir ayet, inşaAllah. “Derken doğum sancısı onu bir hurma dalına sürükledi. Dedi ki: ‘Keşke bundan önce ölseydim de, hafızalardan silinip unutuluverseydim.’" Şiddetli sancı ve acıdan dolayı, bir de iftiralar var, üstüne çok fazla gelinmiş, ağır hakaretlere uğramış, o bunaltı içerisinde böyle bir ifadesi oluyor, tabii bu bir zelledir, inşaAllah. “Altından (bir ses) ona seslendi: ‘Hüzne kapılma, Rabbin senin alt (yan)ında bir ark kılmıştır.’" Allah ona vahyediyor. “Hurma dalını kendine doğru salla, üzerine henüz oluşmuş-taze hurma dökülsün." Taze hurma çok lezzetli, güzel bir yiyecektir. Çok faydası var, Cenab-ı Allah ona dikkat çekmiştir. "Hüzne kapılma,” bakın üzülmeyi haram kılıyor Allah, yasaklıyor hüzne kapılmayı. “Rabbin senin alt (yan)ında bir ark kılmıştır." Şimdi bu ark neye hitap ediyor neyi anlatıyor, hurma ağacı neyi anlatıyor, bunları zamanla daha çok göreceğiz, inşaAllah. Mesela “Kaf” şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla.
“Kaf, He, Ye, Ayn, Sad.” Bunların da anlamlarını inşaAllah Allah bizlere açıklattırır. Hz. İsa (a.s) ayette 33. ayette; 33 yaşında göğe alınmıştır biliyorsunuz. 33 yaşında yere inecek, yeniden yeryüzüne inecek; şu an dünyada, inşaAllah. "Selam üzerimedir; doğduğum gün, öleceğim gün ve diri olarak yeniden-kaldırılacağım gün de." Ayetin birinci ebcedi 1987, ikinci ebcedi 2007, üçüncü ebcedi 2057 tarihini veriyor. “(İsa) Dedi ki: "Şüphesiz ben Allah'ın kuluyum. (Allah) Bana kitabı verdi ve beni Peygamber kıldı." 1410 – 1412 -1462 tarihlerini veriyor, hicri 1410 – 1412 – 1462. Meryem Suresi 40; “Elbette, yeryüzüne ve onun üzerindekilere Biz varis olacağız” Allah dünya hakimiyeti meydana getireceğim, diyor. Bakın, “Elbette, yeryüzüne,” “elbette” mutlaka “yeryüzüne”; yeryüzü ne demek? Bütün dünya, “ve üzerindekilere” yani ne varsa, insanlar, eşyalar, devletler hepsine “üzerindekilere Biz varis olacağız.” Hakim olacağız, diyor Allah. “Ve onlar bize döndürülecekler”, diyor. Bu ayetin ebcedi de 1992 tarihini veriyor miladi, tam 1992.
Sayın Adnan Oktar'ın 5 Şubat 2010 tarihli röportajından Meryem Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Sonra Meryem Suresinde. Meryem Suresinde çok fazla sırlar var. Tabi bir de anlamadıklarımız var. Bunlar anlatabildiklerimiz. Zaman gelecek anlatamadıklarımızı anlatacağız. Anlamadıklarımız anlattıklarımız yanında 10 misli ola bilir. İnşaAllah. Yani çaka-çaka sır dolu. Mesela Kur'an'da isimler var. Açık aleni isimler var. Aleni mevkiler var. Aleni olaylar var anlatılan. Ama şu an anlatamayız. Vakti gelince anlatacağız. Bakın ta 2067'lere kadar İslam'ın, 2067'lerde de İslam'ın en güçlü dönemleri olacağını Kur'an'dan anlıyoruz.
“Ey Yahya kitabı kuvvetle tut”. Allah'ın verdiği kitabı kuvvetle tut. “Daha çocuk iken ona hikmet verdik”. 2067 ebcedi. İnşaAllah. “Katımızdan ona bir sevgi duyarlılığı ve temizlik verdik. O çok takva sahibi biriydi”. Demek ki, ahir zamanda en büyük eksiklik ne olacak? Sevgi duyarlılığı ve temizlik. Kalp ve beden temizliği. Bakıyoruz, sevgi dünyadan gitmiş. Kalp temizliği gitmiş. Beden temizliği de gitmiş. Çevre temizliği de gitmiş. Kur'an buna inşaat ediyor. Mehdi'de muazzam bir sevgi duyarlılığı olacak. Kur'an buna inşaat ediyor. Ve muazzam bir temizlik anlayışı olacak. İnşaAllah.
“Ve o çok takva sahibi biriydi” diyor. Yahya için. Biliyorsunuz Hazreti İsa'nın yardımcısıydı Yahya. Mesela sevgi duyarlı. Daha yeni Diyanet İşleri Başkanlığı “en büyük sorun diyor sevgi eksikliğidir”, diyor. Göstert onu daha yeni söyledi. Ve ben yeni uyardım topluma ben bunu açıkladım. Hemen onun akabinde birkaç gün sonra da Diyanet İşleri Başkanı açıklama yaptı. Esra hocam nasıl buluyorsun anlattıklarını?
ESRA HANIM: Çok güzel, çok keyifli hocam. Allah razı olsun.
ADNAN OKTAR: Evet inşaAllah. Ne diyor? Bardakoğlu.
OKTAR BABUNA: “Sorunların nedenlerinden biri sevgisizlik”.
ADNAN OKTAR: Sevgisizlik. Doğru söylüyor.
OKTAR BABUNA: Tam dediğinizi söylüyor. İnşaAllah.
ESRA HANIM: Hep söylediğiniz.
ADNAN OKTAR: 22. Ayetinde. 22. Ayette, “Böylelikle ona gebe kaldı sonra Onunla ıssız bir yere çekildi”. 2-2, 22. İnşaAllah. Hz. İsa (as)`la ilgili, İnşaAllah. “Derken doğum sancısı onu bir hurma dalına sürükledi”. Mesela gebe kalıyor ama “keşke bundan önce ölseydim ve hafızalardan silinip unutulsaydım”. Bu bir zelledir tabii. Yani bu makbul bir konuşma değil. Söylediği yani. Bunu Allah onun bir zellesi olarak, Hazreti Meryem'in bir zellesi olarak belirtiyor. Yani hatalı bir üsluptur bu. Müslüman tabii Allah'a tam tevekkül edecek. Allah'tan gelen her şeye razı olacak. Bunu müminler örnek alıp daha dikkatli olması için Kur'an buna işaret etmiş.
“Altından bir ses ona seslendi. Hüzne kapılma”. Çünkü haram. “Rabbin senin alt yanda bir ark kılmıştır”. Yani zaten bulundukları yer de bir mevki belirtiliyor ve burada da bir su var. Bulunduğu yerde bir su var. İnşaAllah. Ve hurma var. Hurma ağacı var. İnşaAllah. Meyve veren bir ağaç var. Ağaçlar var. “Kendine doğru salla, hareket edin. Üzerine en az oluşmuş taze hurma dalı dökülüversin” diyor. Tabii suda doğuma da işaret var. Doğumda kadınların bir yere tutunup doğum yapmasının önemine dikkat çekiliyor. Buna da dikkat çekilmiş. Ki modern tıbbın yeni uygulamaları bunda biliyorsunuz. Evet.
Sayın Adnan Oktar'ın 11 Ekim 2010 tarihli röportajından Meryem Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Meryem suresi, “Ey Yahya kitabı kuvvetle tut.” Bak, “Ey Yahya kitabı kuvvetle tut.” Yani Kuran’ı, İslam’ı çok sıkı muhafaza et. Ey Mehdi (a.s.), yani asrımıza bakan yönüyle, "Ey Mehdi (a.s.), Kuran’ı sıkı tut." Kuran’ı savun anlamına gelir. O devir için Yahya (a.s.)’ya hitap ediyor. Onun devrinde kitabı kuvvetli tut, ilk başta onlar Tevrat’a tabiydiler. Sonra İncil’e tabii oldular. Kitabı kuvvetle tutması, yani sıkı sıkıya Kuran’ı, o zaman ki hak olan kitaba sarılması söyleniyor. Ama Ahir zamana bakan yönüyle “Ey Yahya kitabı kuvvetle tut.” Ey Mehdi (a.s.) Kuran’ı kararlıkla savun, Kuran’a sahip çık anlamına geliyor. “Daha çocuk iken ona hikmet verdik” diyor, Allah Yahya (a.s.)’a. Hikmetli konuşuyor, derin ve güzel bir ilme sahip. Ebcedi 2067 tarihini veriyor ki, İslam’ın en şaşaalı yıllarıdır. Dünyaya tam hakim olduğu ve bittiği yıllardır.
“Katımızdan Yahya’ya,...” Yahya (a.s.)’ya, Allah verdiği nimetleri sayıyor, Cenab-ı Allah. “...katımızdan ona bir sevgi duyarlılığı,” Yahya (a.s.) sevgi ile dolu, yani coşkun bir sevgisi var. Ruhu, mesela çocuklara, insanlara, kadınlara, çiçeklere, ağaçlara her şeye karşı içinde coşkun bir sevgi var Yahya (a.s.)’nın. “...ve temizlik,...” çok temiz, olağanüstü temiz bir insan. “...verdik. O, çok takva sahibi biriydi.” Yani Kuran’ın, dinin hükümlerine, o devirde Tevrat’ın veyahut İncil’in hükümlerine çok titiz. Ama asrımıza bakan yönüyle bakarsak, Mehdi (a.s.)’ye bakan yönüyle. Katımızdan Mehdi (a.s.)’ye bir sevgi duyarlılığı, yani müthiş bir sevgi gücü ve temizlik verdik. Çok temiz bir insandır anlamına geliyor. “...ve O, çok takva sahibi biriydi.” Yani dinin hükümlerine karşı titiz bir insandı. “Anne ve babasına itaatkardı ve isyan eden bir zorba değildi.” Yani munis, güzel huylu, mülayimdi, inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 15 Mart 2013 tarihli sohbetinden Meryem Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: “’Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut.’ Daha çocuk iken ona hikmet verdik” diyor Cenab-ı Allah. Meryem suresi 12. ayette. "Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut." Ahir zamanda da Hz. Mehdi (a.s), Kuran’ı kuvvetle tutacak. Kuran’a sıkı sıkıya sahip çıkacak. “Daha çocuk iken ona hikmet verdik.” Demek ki Hz. Mehdi (a.s)’da, daha çocukken güzel ahlaklı olacak. Merhametli ve şefkatli olacak.
Bak ne diyor ayette: “Katımız'dan ona bir sevgi duyarlılığı ve temizlik.” Demek ki Hz. Mehdi (a.s) sevgiye çok açık olacak. Hem sevmekten, hem sevilmekten çok hoşlanacak. Ona işaret var ayette ve “temizlik” demek ki Mehdi şiddetli bir titizlikte temiz olacak. Ayet işaret ediyor. O, çok takva sahibi biriydi. Demek ki Hz. Mehdi (a.s)’da, dine çok titiz olacak. Yobazlığa değil, Kuran’a titiz olacak. Bu da anlaşılıyor. Ayet işaret ediyor Hz. Yahya (a.s)’dan. “O çok takva sahibi biriydi.” Demek ki Hz. Mehdi (a.s) da dine çok titiz olacak. İslam’a çok titiz olacak, yobazlığa değil. Kuran’a titiz olacak.
Sayın Adnan Oktar'ın 6 Haziran 2015 tarihli sohbetinden Meryem Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Meryem Suresi 13’te, Cenab-ı Allah Hz. Yahya (a.s) için: “Katımızdan ona bir sevgi duyarlılığı” bak sevgi duyarlılığı. Yani öyle bir duyarlı ki sevgiye, hem sevmekten çok hoşlanıyor, hem sevilmekten çok hoşlanıyor. Her şeyi seviyor. İnsanları, hayvanları, bitkileri, kuşları, her şeyi seviyor. Hz. Yahya (a.s) için Cenab-ı Allah diyor ki, şeytandan Allah’a sığınırım: “Katımızdan ona bir sevgi duyarlılığı ve temizlik (de verdik).” Çok emiz. Eli yüzü temiz, ayakkabıları temiz ama çok titiz. Ufacık bir şey oluyor hemen yıkıyor temizliyor. Cennet özelliği, yani cennete müştak ya kalbi, şimdi kir de cehennem özelliği olduğu için kiri asla kabul etmiyor. Sevgisizlik cehennem özelliği, asla kabul etmiyor hep sevgi, hep sevgi, hep temizlik. “(Yahya) O, çok takva sahibi biriydi.”[Meryem Suresi, 13] Diyor, Cenab-ı Allah övüyor onu. Buradan ne anlıyoruz? Cennette. Vahiyle bildirildiği için, Hz. Yahya (a.s)’ın cennette olduğunu anlıyoruz.