Sayın Adnan Oktar'ın 22 Aralık 2010 tarihli röportajından Taha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla, şeytandan Allah’a sığınırım. “Ta, Ha. Biz sana bu Kur'an'ı güçlük çekmen için indirmedik,” Kuran bize hayatı karartan, neşemizi alan, bizi zora sokan, güzel nimetlerden bizi alıkoyan bir Kitap değil. Güçlük çektiren bir Kitap değil. Bilakis bizi rahatlatan, feraha ulaştıran bir Kitap. “ 'İçi titreyerek korku duyanlara' ancak öğütle-hatırlatma (olsun diye indirdik).” Demek ki, Allah’tan korkanlara yönelik bir Kitap. Allah’tan korkmayanların anlayacağı bir Kitap değil. “ Yeri ve yüksek gökleri yaratan tarafından bir indirmedir.” Allah, yeri ve yüksek gökleri, her şeyi Kendisi’nin yarattığını, O’nun tarafından indirildiğini söylüyor Cenab-ı Allah. “Rahman (olan Allah) arşa istiva etmiştir.” Allah her yeri kaplamıştır. “Göklerde, yerde, bu ikisinin arasında ve nemli toprağın altında olanların tümü O'nundur.” Dolayısı ile bir adam ‘bu mal benimdir’ diyemez. Bir insan malın bekçisi olabiliyor. Bütün mal-mülk hepsi Bana ait diyor Allah. “Sözü açığa vursan da, (gizlesen de birdir). Çünkü şüphesiz O, gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilmektedir.” Mesela adam bir şeyi gizliyor, Allah diyor ki: “Sözü açığa vursan da, (gizlesen de birdir). Çünkü şüphesiz O, gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilmektedir.” Kafanda tuttuğun gizli bilgiyi de Ben bilirim diyor Cenab-ı Allah, bilinçaltını da bilirim Ben senin, en gizli bilgiyi de bilirim, hepsini de bilirim Ben, diyor.
Sayın Adnan Oktar'ın 4 Ocak 2011 tarihli röportajından Taha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Rahman Rahim olan Allah'ın adıyla. Şeytan’dan Allah’a sığınıyorum.
“Ta, Ha.” Şimdi bu harflerin anlamları da yakın bir zamanda ortaya çıkacak, yakında bileceğiz inşaAllah. “Biz sana bu Kuran'ı güçlük çekmen için indirmedik.” Demek ki, yobaz dediği gibi din; ızdırabın, çilenin, nimetlerden ayrı kalmanın kaynağı değil. Bilakis nimetleri yaşamanın, sevinci, bayramın kaynağı ve Allah bizim güçlük çekmemizi istemiyor. Ne diyor Cenab-ı Allah; “Hz. İbrahim (a.s)’ın dini gibi kolaydır” diyor. “Allah sizin için zorluk dilemez, kolaylık diler” diyor. Dini zorlaştırmak haramdır. Kuran ayetleri var. “Allah sizin için zorluk dilemez, kolaylık diler” diyor. “Yok ben zorluk diliyorum” diyor. Peygamberimiz (s.a.v.), ayrıca hadisleriyle de bildirmiştir. “Zorlaştırmayın, kolaylaştırın” diyor Cenab-ı Allah. “İçi titreyerek korku duyanlara' ancak öğütle-hatırlatma (olsun diye indirdik).” İçi titreyerek korku duyanlara ve Allah’tan korkmayanlara çıkıp televizyon ekranlarında, yobaz hurafelerine soytarılık yapmak değil. Onları eğlendirip, güldürmek değil. Kime anlatılıyormuş din? ”İçi titreyerek korku duyanlara”, saygı duyanlara anlatılıyor, Kuran’a saygı duyanlara anlatılıyor.
Öyle manyaklara ne yapılıyor? Saygısızsa ya uzak duruyorsun, önce saygıyı öğretiyorsun, ondan sonra iman hakikatleri anlatıyorsun. Ama direk putuna vurursan, zaten gülecek hali kalmaz. Önce sapıtmış adamın putuna vuracaksın. Putunu elinden alacaksın. O putu kırılırken, öyle sırıtamaz, kişneyemez. Kişnemesi kesilir. Yani birden eli yüzü kayar putuna vurduğunda. Çünkü çok ağrına gider. Çünkü o putuyla yaşadığı için, putunu elinden alıp, koltuğunun altından alıp, kafasına vurup parçalıyorsun. Ne olur? Ağzı yüzü dağılır. İlk yapılacak şey neymiş demek ki? Putuna vurmak. Darwinizm’i ve Materyalizm’i önce çökertmek. Çökerttiğinde putsuz kalır. Putsuz kalınca imana açık hale gelir. İmana açık hale geldiğinde, saygı ile dinler. Önce iman hakikatleri, Kuran mucizeleri, ondan sonra teklif gelir. İbadet teklifi ondan sonra gelecek. Sen oturuyorsun, adam putunun altında putlarıyla geziyor, tepesinde putuyla geziyor, sen ona din anlatıyorsun. Anlamaz, dinlemez. Kişner. İnşaAllah.
“Sözü açığa vursan da, (gizlesen de birdir). Çünkü şüphesiz O, gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilmektedir.” Açığa vursan da, gizlesen de birdir. Müslümanlar şu an açık galibane İslam’ı anlatıyorlar. Mehdiyet devrinde açık galibanedir. Yakın zamana kadar gizli galibaneydi. 1980’lerden sonra, açık galibanedir. 1980’ler, 90’lar, 2000’ler, 2010, 2020’ler özellikle en coşkulu tarihler olacaktır. İnşaAllah.
Adnan Oktar'ın 20 Mart 2011 A9 Tv ve Tv Kayseri'deki Canlı Sohbetinden
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım; “Ta, Ha.” Nedir? Bir şifre. Zamanı gelince bu açılacak. “Biz sana bu Kuran’ı güçlük çekmen için indirmedik.” Kuran neymiş? Kolaylık. Yani namazda, oruçta, ibadette, hayatta, neşemizde; “Sizin neşenizi kaçırsın, sizi huzursuz etsin diye indirmedim” diyor, Allah. “Size sevinç vermek, neşe vermek, sağlık vermek, iyilik-güzellik vermek için indirdim” diyor Kuran’ı. Kuran bize, bereket, bolluk, ferahlık, neşe getirir, huzur getirir. “İçi titreyerek korku duyanlara ancak, öğütle hatırlatma.” Bak, ne olacak? İçi titreyerek Allah’tan korkacak insan. Ona öğütle hatırlatma. Allah’tan korkmak, o da ayrı bir zevktir. Allah’ı sevmek ayrı bir zevktir. Allah dışındaki korkular azap verir, acı verir. Bir tek Allah korkusu acı vermez. Allah korkusunda sevinç vardır, neşe vardır. Dünyevi korkularda da azap, hastalık vardır. “Yeri ve yüksek gökleri yaratan tarafından bir indirmedir.” Çünkü onlar yer tanrısına, gök tanrısına inanıyorlar, öyle sapık tipler var. Allah onlara uyarı yapıyor; “yeri ve göğü yaratan, hepsinin sahibidir” diyor Allah. “Rahman olan Allah arşa istiva etmiştir.” Yani bütün arşı kaplamıştır.
“Göklerde, yerde, bu ikisinin arasında ve nemli toprağın altında olanların tümü O’nundur.” “Her şey, yer tabakalarının altında olan her şey O’nundur” diyor. “Sözü açığa vursan da, gizlesen de birdir. Çünkü şüphesiz O, gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilir.” “Bilinçaltınızı da bilirim” diyor Allah. Bilinçaltını yaratan da Allah’tır. “Gizlinin gizlisini de bilirim.” Yani burada Allah’ın anlattığı; “her türlü bilgi, her türlü olay, her türlü cisim, her türlü madde tamamen Benim kontrolümde, Benim yaratmam altındadır. Benim kontrolüm dışında maddi ve manevi hiçbir şey yok” diyor Allah. Bunu anlatıyor Cenab-ı Allah. “Ayetlerimizi inkar edip: ‘Bana elbette mal ve çocuklar verilecektir’ diyeni, gördün mü?” Hem Kuran’ı kabul etmiyor, hem Allah’ın varlığını kabul etmiyor; “ben mallar ve çocuklar kazanacağım” diyor. “O, gayba mı tanık oldu, yoksa Rahman’ın Katından bir ahid mi aldı? Asla; demekte olduğunu yazacağız ve onun için azaptan da süre tanıdıkça tanıyacağız.” Yani “ona bir imkan vereceğiz” diyor Allah. “Dünyada günaha iyice girmesi için, iyice batması için, iyice battıktan sonra cehenneme alıp perişan edeceğim” diyor Allah. “Onun söylemekte olduğuna Biz mirasçı olacağız. O Bize yapayalnız tek başına gelecektir.” Yani Facebook’taki arkadaşlarıyla, ailesiyle, aşiretiyle, akrabalarıyla falan kimseyle değil. “Tek başına getireceğim” diyor Allah. Hep ifadeler alınırken tek başına alınıyor. Hiç kimse olmaz yanlarında. Allah’ın Katına getirildiğinde, Allah’ın huzurunda.
Sayın Adnan Oktar'ın 26 Ocak 2010 tarihli röportajından Taha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Taha Suresi. Rahman Rahim olan Allah’ın Adıyla. Şeytandan Allah’a sığınırım. “Ta, Ha. Biz sana bu Kuran'ı güçlük çekmen için indirmedik,” Ne demek? Kuran kolaylıktır, İslam kolaylık dinidir. Şeytandan Allah’a sığınırım, Cenab-ı Allah ne diyor; “Hz. İbrahim (s.a.v.) dini gibi kolaydır.” “Allah sizin için zorluk dilemez, kolaylık diler.” Demek ki İslam dini kolay. “'İçi titreyerek korku duyanlara' ancak öğütle-hatırlatma”, önce Allah’tan korkması lazım ki öğütle hatırlatma olsun. Allah’tan korkmayanlara oturuyorlar habire televizyon kanallarında bazı kişiler karşısına oturuyor, Kuran’dan bahsediyor. Adam Allah’tan korkmuyor, yerlere yatıyor adam. O da tuluat tiyatrosu gibi, onu kendince güldürmeye çalışıyor, haşa yani dini konuları tenzih ederim. Şaklabanlık yapıyor, soytarılık yapıyor ve öylece ona yaranacağını zannediyor. Halbuki önce o şahsın Allah’a inanması ve Allah’tan korkması gerekir. Allah’tan korkması için de iman hakikatleri anlatılması lazım. Yani Darwinizmin, materyalizmin yok edilmesi lazım. Adam Darwinist, materyalist, bir kere onun ortadan kalkması lazım. Kuran’ın mucizeleri anlatılması lazım ve iman hakikatleri. Allah’tan korktuğuna kani olduktan sonra konular anlatılır.
“Yeri ve yüksek gökleri yaratan tarafından bir indirmedir.” Yeri de Allah yaratmıştır, yüksek gökleri de, her yeri Allah yaratmıştır. “Rahman (olan Allah) arşa istiva etmiştir.” Arşı kaplamıştır, Allah her yerdedir, arşa da istiva etmiştir. “Göklerde, yerde, bu ikisinin arasında ve nemli toprağın altında olanların tümü O'nundur.” Bak, “Göklerde, yerde, bu ikisinin arasında ve nemli toprağın altında olanların tümü O'nundur.” Nemli toprağın altındaki küçük canlılara varıncaya kadar hepsi Benim kontrolümde diyor Allah. Hepsini Ben yarattım, diyor. Yani oradaki bakterilere varıncaya kadar hepsi Allah’ın kontrolündedir. “Sözü açığa vursan da, (gizlesen de birdir). Çünkü şüphesiz O, gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilmektedir.” Yani sizin gizlediğinizi de bilirim diyor Allah, bilinçaltınızı da bilirim. Adam bir şeyler konuşuyor ama bilinçaltı daha değişik oluyor. Onu da Ben bilirim diyor Allah. Çünkü onu da Allah yaratıyor.
Sayın Adnan Oktar'ın 17 Ocak 2010 tarihli röportajından Taha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım Taha Suresi. Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla. “Ta, Ha” bunda da şifre var, bu da zamanı gelince ortaya çıkacak inşaAllah. “Biz sana bu Kur’an’ı Kerim’i güçlük çekmen için indirmedik.”. Demek ki Kur’an bize kolaylığı getiriyor. Hz. İbrahim (a.s)’in dini gibi kolay, zorluk yok. “Sözü açığa vursan da gizlesen de birdir çünkü şüphesiz O, gizliyi ve gizlinin gizlisini de bilir”. Yani bilinçaltınızı da bilirim diyor Allah ben. İçinizden geçeni de, bilinç altınızıda bilirim.
Sayın Adnan Oktar'ın 24 Eylül 2010 tarihli röportajından Taha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Taha Suresi. Şeytandan Allah’a sığınırım, Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla. “Ta ha” bunun bir sırrı var tabii, yani bu da Mehdi (a.s.) devrinde ortaya çıkacak. “Ta ha”, yani, “Ha mim”, “Ya sin”, ve diğer şifreli açıklamalarının ne olduğu yakın bir zamanda ortaya çıkacak inşaAllah, bir kısmı. “Biz sana bu Kur’an’ı güçlük çekmen için indirmedik” demek ki kolaylık dini İslam, güçlük getirmiyor. Yani bazı yobaz güruhun, böyle hayatı yaşanmayacak hale getirmelerinin yanlış olduğunu vurgulayan bir Kuran ayeti, inşaAllah. “Sözü açığa vursan da, (gizlesen de birdir). Çünkü şüphesiz O” yani Cenab-ı Allah, “gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilir”. Her türlü şeyin, her türlü bilginin, gizlemeye Allah’ın katındadır, bilinir inşaAllah. “Gerçekten Ben, Ben senin Rabbinim” diyor Cenab-ı Allah. “Ayakkabılarını çıkar; çünkü sen, kutsal vadi olan Tuva’dasın.” Demek ki kutsal yerlerde biz ayakkabılarımızı çıkaracağız, Kuran buna işaret ediyor, evet. Ayrıca ayağımız toprağa değdiğinde başka bir şey oluyor demek ki. Ve özellikle Tuva’da, inşaAllah. Çünkü orada, ayağını çıkarttığında, orada çalıdan, değil mi? Allah sesleniyor. Bölgede müthiş bir elektriklenme var, manevi elektriklenme var, inşaAllah, inşaAllah. “Şüphesiz, kıyamet-saati yaklaşarak gelmektedir. Herkesin harcadığı çabanın karşılığını alması için, onu neredeyse gizleyeceğim.” Yani, “neredeyse Kıyamet vaktini gizleyeceğim” diyor Allah, inşaAllah. Kıyamet her an, şu anda da kopabilir, ama hadislerin açıklamasına göre, Peygamberimiz (s.a.v.)’in açıklamasına göre, Hicri 1500’den sonra Kıyamet bekleniyor. Bediüzzaman da Hicri “1545 gibi” diyor, “kopacak” diyor inşaAllah.
SAYIN ADNAN OKTAR’IN A9 TV’DEKİ CANLI SOHBETİ (16 ARALIK 2011, 13:00)
ADNAN OKTAR: “Sözü açığa vursan da, (gizlesen de birdir). Çünkü şüphesiz O, gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilmektedir.” ‘Bilinçaltınıza kadar bilirim’ diyor Allah, ‘hepsini Ben yaratırım’ diyor. ‘Gizli kalmaz bir şey’ diyor. Bazıları vardır, gizliyorum zanneder. Hâlbuki Allah bilinçaltını esas alıyor. Bilinçaltı yüzünden belaya uğrayan çok insan vardır. Bela bilinçaltından kaynaklanıyor. Bilinçaltının samimi olmamasından, inşaAllah.