Sayın Adnan Oktar'ın 28 Kasım 2010 tarihli röportajından Enbiya Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Enbiya Suresi, 11, Şeytandan Allah’a sığınıyorum. “Biz, zulmeden ülkelerden nicesini kırıp geçirdik.” Yani Darwinist, materyalist olursa, Allah’ın hükümlerine karşı soğuk olurlarsa, Allah’ın hükümlerine sırt çevirirlerse, “Biz, zulmeden ülkelerden nicesini kırıp geçirdik,” “Ben” diyor Allah, “o devleti çökertirim, yıkarım.” “Devleti yıkarım” diyor. “Devlet, millet diye bir şey kalmaz, darmadağın ederim” diyor Allah. “Bunun ardından bir başka kavmi meydana getirdik.” “Başka bir kavim gelir sizin yerinize” diyor. Yani “devlet, millet darmadağın olursunuz” diyor, “imanı bırakırsanız, İslam’ı bırakırsanız” diyor Allah. “Bizim zorlu-azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı.” Ya savaş olur, ya iç savaş olur, ya bir bela gelir. Bakın, diyor ki; “oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı.” Duramıyorlar artık o ülkede; başka ülkelere, başka yerlere gidiyorlar. Darmadağın olurlar. “"Uzaklaşıp-kaçmayın, içinde şımarıp azdığınız refaha ve yurtlarınıza dönün; çünkü sorguya çekileceksiniz." "Yazıklar bize" dediler. "Gerçekten biz, zalimmişiz.” Onların bu yakınmaları, Biz onları biçilmiş ekin, sönmüş ocak durumuna getirinceye kadar son bulmadı.” Bak; “Biz onları biçilmiş ekin, sönmüş ocak durumuna getirinceye kadar son bulmadı.” “Yerle bir ederim devletinizi, milletinizi, İslam’dan ayrılırsanız” diyor Allah.
“Biz, bir 'oyun ve oyalanma konusu' olsun diye göğü, yeri ve ikisi arasında bulunanları yaratmadık.” Yani “hiçbir amaç yokken öylesine yaratmadım” diyor Cenab-ı Allah. “Ben bir amaçla, bir gayeyle yarattım” diyor, “Yeri, göğü ve ikisi arasında olanları.” Çünkü sonsuz detaylar var. “Eğer bir 'oyun ve oyalanma' edinmek isteseydik, bunu, Kendi Katımız'dan edinirdik. Yapacak olsaydık, böyle yapardık.” Yani “Ben böyle bir şey düşünseydim” diyor Cenab-ı Allah, “öyle bir şey amaçlasaydım, en mükemmeliyle yapardım” diyor. “Benim amacım o değil” diyor Allah. “Sizi imtihan etmek için bunları yarattım” diyor. Bu anlam çıkıyor. “Hayır, Biz hakkı batılın üstüne fırlatırız, o da onun beynini darmadağın eder.” Demek ki fikir savaşı var. Çünkü beynin içinde ne vardır? Düşünce vardır. Bak, bedenine değil, beynine yönelik Kuran’ın ifadesi. “Beynini darmadağın eder.” Darwinistlere, materyalistlere delilleri sunduğumuzda ne oluyor? Beyinleri darmadağın oluyor, yıkılıyor. “Bir de bakarsın ki, o, yok olup gitmiştir. (Allah'a karşı) Nitelendirdiklerinizden dolayı eyvahlar size” diyor Allah. “Attığınız yalanlardan dolayı, uydurmalardan dolayı, bilimle alakası olmayan hurafelerden dolayı eyvahlar size” diyor. Allah “intikam alacağım sizden” diyor.
“Göklerde ve yerde kim varsa O'nundur.” Göklerde İsa Mesih (a.s.), yerde Mehdi (a.s.), değil mi? “O'nun yanında olanlar, O'na ibadet etmekte büyüklüğe kapılmazlar ve yorgunluk duymazlar.” “O'na ibadet etmekte büyüklüğe kapılmazlar.” Kim var gökte? Hz. İsa (a.s.) var. Allah’a ibadet ediyor, değil mi? Büyüklüğe kapılmaz. Melekler var, kapılmazlar büyüklüğe. “Yorgunluk duymazlar.” Sonsuza kadar ibadet ediyorlar Allah’a, “yorgunluk duymazlar” diyor. Çünkü yorgunluk bize verilmiş bir aczdir. Akşam oldu mu insanlar hemen hayret verecek bir gücün etkisine girmeye başlıyorlar. Göz kapakları artık düşmeye başlıyor falan, mecburen gidip yatıyorlar. Bu insanların aczidir. Ama Allah diyor ki; “O'nun yanında olanlar,” yani Allah’ın yanında olanlar, “O'na ibadet etmekte büyüklüğe kapılmazlar ve yorgunluk duymazlar.” Melekler sonsuza kadar ibadet ediyorlar, asla bıkkınlık duymazlar. Yorgunluğu kim yaratıyor? Allah yaratıyor. İmtihan olarak yaratılır, özel olarak yaratılır. “Gece ve gündüz, hiç durmaksızın tesbih ederler.” Gece mesela insanlar uyuyor ama onlar uyumuyorlar, gündüz de uyumuyor. Yorulmadıkları için sürekli tesbih ediyorlar ve müthiş zevk alıyorlar bundan. Allah öyle yaratmış. Berkerim şimdi senden bir şeyler dinleyelim.