Sayın Adnan Oktar'ın 25 Haziran 2010 tarihli röportajından Neml Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. “Derler ki: "Eğer doğruyu söylüyor iseniz, bu va'dolunan (azap) ne zaman?” Yani Kıyamet ne zaman diyor, eğer doğruyu söylüyorsanız, madem böyle alametler var, madem böyle bir olay olacak, ne zaman diyorlar. “Şüphesiz, senin Rabbin, insanlara karşı büyük lütuf (fazl) sahibidir, ancak insanların çoğu şükretmiyorlar.” Yani Allah’a şükretmiyorlar, haline şükretmiyorlar diyor Allah. “Gerçek şu ki, bu Kur'an, İsrailoğulları'na hakkında ayrılığa düştükleri şeylerin birçoğunu aktarıp anlatıyor.’’ Bakın Musevilerin neden Muhammedi olmalarına gerektiğine dair bir Kuran ayeti. Yani Muhammedi olmalarının dışında Musevi olmalarının imkansız olduğunu gösteren bir ayet, gerçek Musevi olmak istiyorlarsa gerçek Muhammedi olmaları lazım. Bak ne diyor Cenab-ı Allah; “Gerçek şu ki, bu Kur'an, İsrailoğulları'na hakkında ayrılığa düştükleri şeylerin birçoğunu aktarıp anlatıyor.’’ Doğrusunu anlatıyor diyor Allah. Yanlış bildikleri şeylerin doğrusunu aktarıyor diyor Allah. “Ve gerçekten o, mü'minler için bir hidayet ve bir rahmettir.’’ Hem Kuran’a işaret var, hem Mehdi (a.s)’ye işaret var. ”Sen artık Allah'a tevekkül et; çünkü sen apaçık olan hak üzerindesin.” Yetmiş dokuzuncu ayet. Ne geliyor aklına Berker’im?
ALTUĞ BERKER: 1979, Mehdi (a.s)’nin çıkış tarihi, Hicri 1400 inşaAllah.
ADNAN OKTAR: “Çünkü sen apaçık olan hak üzeresin” diyor Cenab-ı Allah.