Fatır Suresi, 39-41 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 9 Mayıs 2010 tarihli röportajından Fatır Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: “Yeryüzünde sizi halifeler kılan O'dur. Öyleyse kim inkar ederse, artık inkarı kendi aleyhinedir.” Çünkü kendi içinde kendine zarar veren bir şey oluyor, inkar. Ahlaksızsa bir insan kendi kendini yakar. Allah onu kendi içinde çürütür onu, ezer. Yani güzel ahlaklı değilse, çirkin ahlaklıysa Allah onu kendi içinde boğan bir sisteme sokar. Haberi bile olmaz. Sürekli Allah onun canını yakar. O da anlamaz yani normal olayın gidişi zanneder. “Rableri Katında kafir olanlara kendi inkarları gazabtan başkasını arttırmaz” sadece diyor Allah vereceğim belanın gücünü artırır, inkarını ne kadar artırırsa vereceğim belanın gücü de o kadar artar diyor. “Ve kafir olanlara kendi inkarları kayıptan başkasını arttırmaz.” Sürekli kayıp içindedir. Psikolojik gerilim içinde olur. Hastalıklar verir Allah, belalar verir. Gerginlikler verir. Sürekli bir kovalamaca vardır kafasında ve baş edemez bununla, biri biter biri başlar. Biri biter biri başlar. Onun için derler, “hayat bir kavgadır” der öyle insanlar. Veyahut bilmeyen bazı cahilliğinden söyleyenler de vardır ama onlar için hayat hakikaten bir kavgadır. Sürekli boğuşur. Ruhuyla boğuşur, mesela uyuşturucu haplar alır. Alkol alıp kendini sakinleştirmeye çalışır. Gece gündüz ağlar, bağırır, çağırır. Ahiret’te de sonsuza kadar bağırıp çağırıyorlar. Böyle bir sistem var. “De ki: "Siz, Allah'ın dışında taptığınız ortaklarınızı gördünüz mü?” Mesela kendi bedenini de putlaştırıyor. Kendini de put hale getiriyor. Veyahut başka şeyleri put haline getiriyor. “Bana haber verin; yerden neyi yaratmışlardır?” Mesela Darwinistlere biz soruyoruz, “yerden neyi yaratmışlardır?” diyoruz, “tesadüf neyi yapabilir?” diyoruz. Hiçbir şey yapamayacağı belli. “Ya da onların göklerde bir ortaklığı mı var?” onlar diyorlar, uzaylılar var gökte, çamurdan olmaz diyoruz biz. Yani proteinler tesadüfen olmaz. Kuran bak ona dikkat çekiyor. Diyor ki; “Bana haber verin; yerden neyi yaratmışlardır?” Yerden hiçbir şeyi yaratamazsınız, diyor. Tesadüf sonucu hiçbir şey oluşmaz diyor. “Ya da onların göklerde bir ortaklığı mı var?” Uçan daireler bu uzaylılar falan bunlar mı var, diyor Allah. Onlar mı yaratıyor? Kim yapıyor, diyor Allah. “Yoksa Biz onlara bir kitap vermişiz de onlar bundan (dolayı) apaçık bir belge üzerinde midirler?” Yani sağlam bir kaynakları mı var, diyor Allah. Bu da yok, diyor. Hiçbir kaynakları da yok, diyor. “Hayır, zulmedenler, birbirlerine aldatmadan başkasını vaat etmiyorlar.” Sadece yalan söylüyorlar, diyor. İşte evrimle oldu, devrimle oldu. Bilmem ne ile oldu. Sadece yalan söylüyorlar. Böyle bir şey yok diyor Allah. “Şüphesiz Allah, gökleri ve yeri zeval bulurlar diye (her an kudreti altında) tutuyor.” Eğer ben diyor Allah, gücümü çeksem yer ve gök hemen çöker, diyor. Ve sizin gördüğünüz bu görüntü de kalkar. Simsiyah karanlık içinde kalırsınız diyor. Veyahut azap içinde kalırsınız diyor. “Andolsun, eğer zeval bulacak olurlarsa, Kendisi'nden sonra artık kimse onları tutamaz.” Yani Allah Ben diyor bir çökertirsem bir daha onun kurtuluşu olmaz diyor.