A'la Suresi, 1-19 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 19 Kasım 2010 tarihli röportajından A'la Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: A’la Suresi, Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla. “Rabbinin Yüce ismini tesbih et.” Allah-u Ekber. ”Ki O, yarattı, 'bir düzen içinde biçim verdi.'” Bak, ”Ki O, yarattı, 'bir düzen içinde biçim verdi.'” Bütün kainata, her şeye geometrik düzgünlükte, matematik düzgünlükte bir biçim veriyor ve altın oranla yaratıyor. Bak, “'...bir düzen içinde biçim verdi.”' diyor. Herhangi bir biçim değil, bir düzen, geometrik düzgünlükte. “Takdir etti, böylece yol gösterdi. Yemyeşil-otlağı' çıkardı.  Ardından onu kuru, kara bir duruma soktu.” Burada  petrole işaret de var 5. ayette. Yani kara bir duruma sokulması. Petrol siyah. Bitkiler yer altında çeşitli fermantasyonlar, şunlardan, bunlardan geçtikten sonra petrol halini alıyor deniyor, teorik olarak. Bak, “...onu kuru, kara bir duruma soktu. Sana okutacağız, sen de unutmayacaksın.” “...sen de unutmayacaksın.” Peygamberimiz (s.a.v.)’e hitap var ama aynı zamanda Müslümanlara da hitap var. Mesela Müslümanlara, Mehdi (a.s.)’ye de işaret var. “Sana okutacağız,” Allah okutuyor. “Sen de unutmayacaksın.” Unutulmaması gereken ne varsa hepsi aklında kalacak. “Ancak Allah'ın dilediği başka. Çünkü O, açıkta olanı da bilir, saklı duranı da.” Yani gerektiğine de Allah unuttururum diyor. “Çünkü O, açıkta olanı da bilir, saklı duranı da.” Mesela saklı olan Mehdi (a.s.)’dir, açığa çıkacak olan da Mehdi (a.s.)’dir, inşaAllah. İsa (a.s) da gizlidir, Mehdi (a.s.) de gizlidir. Aynı zamanda da açığa çıkacaklar. “Ve seni kolay olan için başarılı kılacağız.” Bakın Mehdiyet’in kilit açıklaması. “Ve seni kolay olan için başarılı kılacağız. “ Yani Mehdi (a.s.) dini kolaylaştıracak, zorlaştırmayacak. Kolay olanı emredeceğiz diyor mesela. Hz. İbrahim (a.s.)’in dini gibi kolaydır, diyor Cenab-ı Allah.

Şeytan’dan Allah’a sığınırım. “Şu halde, eğer 'öğüt ve hatırlatma' bir yarar sağlayacaksa, 'öğüt verip hatırlat.'” Tebliğ yap, dini yay, Mehdiyet’in vasfıdır bu. Etkili olacaksa, etkili olan yerlerde dini anlatıp, öğüt verecek Mehdiyet, inşaAllah. “Allah'tan ‘İçi titreyerek korkan’ öğüt alır-düşünür.” O zaman önce Allah korkusu ve Allah inancını esas yapmak gerekiyor. Demek ki Allah’tan korkmayan insana dümdüz anlatım yok. Bak Allah şartı belirtiyor. “Allah'tan ‘İçi titreyerek korkan’ öğüt alır-düşünür.” O zaman önce Allah’ın varlığı, birliği, Allah’ın yüceliği anlatılacak ve Allah’tan korkması sağlanacak insanın. Yoksa televizyon kanallarına çıkıp, soytarılık yapıp, dini, imanı konularla milleti güldürmek olmaz. “'Mutsuz-bedbaht' olan ondan kaçınır.” Romantik düşünen, her şeye ağlayan, her şeyde içine kapanan, Ahir zamanın özelliğidir zaten. Deccaliyet mutsuzluk ve bedbahtlık vermiştir insanlara. İnsanlar işte uyuşturucuyla, işte sigarayla, içkiyle kendilerini ayakta tutmaya çalışıyorlar veya sinir yatıştırıcı haplarla. Mutsuz ve bedbaht bir nesil meydana  getirdi deccaliyet. “Olan ondan kaçınır” diyor. Şimdi adam mutsuz, neşesiz, içine kapanmış dolayısıyla dine de yaklaşmıyor, Kurana’da yaklaşmıyor. Deccaliyetin bir oyunu bu. Onları böyle romantik ağlamayı anlatan şarkılarla, ağlamayı ve üzülmeyi anlatan filmlerle, romanlarla kendi içlerine kapatıp, üzülen, ağlayan, sürekli düşünen, neşesiz toplum haline getiriyor. Dolayısıyla Kuran’dan uzak bir toplum haline getiriyor. “Ki o, en büyük ateşe yollanacaktır. Sonra onun içinde o, ne ölür, ne yaşar. Doğrusu, temizlenip arınan felah bulmuştur; Ve Rabbinin ismini zikredip namaz kılan.” Allah’u Ekber deyip...