Sayın Adnan Oktar'ın 11 Aralık 2010 tarihli röportajından Duha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Duha Suresi. Şeytandan Allah’a sığınırım. 93. Sure. Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. “Kuşluk vaktine andolsun,” yani daha güneş doğmadan önceki ilk ortam. Mehdi (a.s.) daha ortaya çıkmadan ilk aydınlanmalar, ışıkların olduğu ortam ona bakar aynı zamanda. “Karanlığı iyice çöktüğü zaman geceye”, deccaliyet’in her tarafı kapladığı, küfrün, tuğyan ve delaletin karanlığının iyice çöktüğü zaman geceye, buna da işaret ediyor Kuran. “Rabbin seni terk etmedi ve darılmadı.” Peygamber Efendimiz (s.a.v.) vahiy kesilince bir ara Allah’ın onu terk etmesinden veya darılmasından şüphe etmiş olabilir. Onun üzerine Allah bu Sureyi indiriyor. Bu Suredeki bu açıklamayı indiriyor, Cenab-ı Allah. “Şüphesiz senin için son olan, ilk olandan daha hayırlıdır”, bak “senin için son olan, ilk olandan daha hayırlıdır.” İlk zahir anlamı; Ahiret dünyadan daha hayırlıdır anlamına gelir. Ahiret dünyadan daha hayırlıdır. İkinci anlamı; “Şüphesiz senin için son olan, ilk olandan daha hayırlıdır.” Ahir zamana bakacak olarak bakarsak son olan, son gelen Mehdi (a.s.)’dir ve Mesihiyet’tir. Hz. Mesih (a.s.)’in gelişidir. “İlk olandan,” ilk olan nedir? Deccaliyet, tuğyan ve sıkıntılar veyahut Osmanlı dönemi de dersek, Osmanlı dönemi yani İslam’ın hakimiyet dönemi ondan daha büyük ve daha hayırlı, daha kapsamlı, inşaAllah. Ona bakıyor olabilir. “Elbette Rabbin sana ihsan edecek, böylece sen hoşnut kalacaksın.” Bu ayetin ebcedi zaten 2009 tarihini veriyor. Tam 2009. “Elbette Rabbin sana ihsan edecek,” yani dünya hakimiyetini, İttihad-ı İslam’ı, Türk-İslam Birliği’ni, ferahlığı, sosyal adaleti, zenginliği nasip edecek. “Böylece sen hoşnut kalacaksın.” Yani Mehdi (a.s.)’ye hitap olarak olursa Mehdi (a.s.)’nin bundan hoşnutluk duyacağını, Allah’a karşı sevgisinin, muhabbetinin kat kat artacağı aşikar. “Bir yetim iken, seni bulup barındırmadı mı?” Mehdi (a.s.) yetim, Peygamberimiz (s.a.v.)’e bakıyor bu ayet. Peygamberimiz (s.a.v.) yetimdi Cenab-ı Allah onu barındırdı. Ahir zamana bakan yönüyle; “Mehdi (a.s.) bir yetim iken, seni bulup barındırmadı mı?” Allah onu barındırıyor, ona güç veriyor; Mehdi (a.s.)’ye. “Ve seni yol bilmez iken, doğru yola yöneltip iletmedi mi?” Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in zamanında hak din olmadığı için Peygamberimiz (s.a.v.) Hz. İbrahim (a.s.)’in bakiye dini ile yaşıyordu. Yani bir şeriat yoktu. Oturmuş bir din yoktu. “Ve seni yol bilmez iken, doğru yola yöneltip iletmedi mi?” Ve sonra ona Kuran’ı indirdi Peygamberimiz (s.a.v.)’e, hak din yaşanmaya başlandı. Ahir zamana bakan yönü ise; “Biz seni yol bilmez iken,” Mehdi (a.s.)’ye Allah bir gece içerisinde özel haller veriyor. “Allah bir gecede onu ıslah eder” diyor.
Daha önce Mehdi (a.s.)’nin yol bilmez olduğu yani tam anlamıyla ama tam doğru yol anlamında o yolu, doğru yolu bilmediğini anlıyoruz. Çünkü sonradan hidayet edildiği anlaşılıyor. Allah’ın hususi hidayetine mazhar olan anlamında zaten Mehdi (a.s.). Allah’ın bir gün ona özel hidayet verdiği anlaşılıyor. İnşaAllah. “Doğru yola yöneltip iletmedi mi?” Yani İslam’ın hakimiyeti, İttihad-ı İslam’a, Türk-İslam Birliği’ne, Kuran’ın doğruluğuna, Kuran’ın hakimiyetine seni iletmedi mi? Anlamına gelir, inşaAllah. “Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?” Peygamber Efendimiz (s.a.v.) yoksuldu başlangıçta fakat Cenab-ı Allah onu sonra zengin etti. Peygamberimiz (s.a.v.) fakirdi diyenlere de cevap bu. Diyorlar; “karnına taş bağlardı, açlıktan kıvranırdı”, sahabelerde onu seyredermiş Peygamberimiz (s.a.v.)’in açlıktan kıvranmasını. Yani yemek vermezlermiş Peygamberimiz (s.a.v.)’e, o kadar perilan olurmuş. Bu çok büyük terbiyesizlik ve vicdansızlıktır. Hangi sahabe Peygamberimiz (s.a.v.)’in açlıktan kıvranmasına müsaade eder? Karnına taş bağlayıp kıvranmasını kabul eder mi bir sahabe? Kendileri yağ, bal yiyecekler, et yiyecekler Peygamberimiz (s.a.v.) de karınına taş bağlayıp kıvranacak. Bu sahabelere iftiradır ve çok büyük bir ahlaksızlıktır, vicdansızlıktır. “Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?” Demek ki Peygamberimiz (s.a.v.) zengindi. Mehdi (a.s.) nasıl olacak? Mehdi (a.s.) de başlangıçta yoksul iken, sonra Allah onu zengin edecek ve dünya hakimi yapacak. “Öyleyse sakın yetimi üzüp-kahretme.” Müslümanlık İslam, İttihad-ı İslam hakim olduğunda yetimler, ezilenler, müstazaflar, kadınlar, çocuklar tam bir koruma altında olacaklar. Yetimin temsil ettiği nedir? Korunmaya muhtaç insanlar anlamına gelir, aynı zamanda. Hiçbir şekilde üzüntü, acı, açlık, zorluk tadmayacaklar, inşaAllah. “İsteyip-dileneni azarlayıp-çıkışma.” Ahir zamanda ne olacak? Dilenen kalmayacak zaten. “Azarlayıp-çıkışma”. Müslümanlar birbirlerini azarlamada bulunmayacaklar, çıkışma olmayacak. Demek ki Müslümanların kaçınması gereken bir şey azarlama ve çıkışma. Çok tahribat yapar azarlama. Mesela azarlanan bir insanın dengesi bozulur. yani çok yıkıcı etki yapar. Çıkışma da öyle mesela “bana çıkıştı, azarladı” diyor. Müslüman bunu yapmayacak, azarlama ve çıkışmadan şiddetle kaçınacak. Yanlışlıkla da bir şey yaparsa hemen onu düzeltecek, değil mi? Tazmin edecek inşaAllah. “Rabbinin nimetini durmaksızın anlat”, sürekli tebliğ yap. Geceli-gündüzlü Allah’ın nimetlerini, İttihad-ı İslam’ı, Türk-İslam Birliği’ni, Kuran’ın varlığını, Mehdi (a.s.)’nin varlığını, İslam’ın güzelliklerini, İttihad-ı İslam olunca nasıl mutluluk olacağını, sosyal adaleti, o devirdeki insanların duyacağı heyecanı, şevki bunları durmaksızın anlat. Yani uyku ve yemeğin dışında, zaruri ve bedeni ihtiyaçlara ayrılan vaktin dışında bütün gücünle faaliyete, tebliğe devam et. Ebcedi net bir tarih veriyor 1956 tarihini veriyor. Bediüzzaman 1956 için “münafıkhane sistemin yıkılmaya başladığı tarih. Onun Miladı, doğumudur” diyor. “İslamiyet’in inkişafının, gelişmesinin başlangıcı, münafıkhane sistemin de artık yıkılmaya başlandığı tarihtir” diyor 1956 için. Kuran’dan ebcedle çıkarıyor, söylüyor.
Sayın Adnan Oktar'ın 21 Mayıs 2013 tarihli sohbetinden Duha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: “Şüphesiz senin için son olan, ilk olandan (ahiret dünyadan) daha hayırlıdır.” (Duha Suresi / 4) İlk olanda, son olan da, hepsi Allah’ındır. “Senin için son olan ilk olandan daha hayırlıdır.” İlk anlamı ne akla gelir? Ahiret hayatı, dünyadan daha hayırlıdır. İkinci olarak ne akla gelir? İslam’ın ilk devirleri güçsüz, belirli bir zaman Peygamberimiz (s.a.v)’in döneminden sonra güçsüz. Ama son, çok ihtişamlı, koskoca bir dünya hakimiyeti var, hayırlı bir dünya hakimiyeti var. Son olanı Allah, hayırlı diyor. Hz. Mehdi (a.s) mesela son çıkıyor hayırlı. Hz. İsa Mesih (a.s) son geliyor hayırlı. Son başka ne? İttihad-ı İslam, dünyada en büyük İslam’ın hakimiyeti. Yani gelmiş geçmiş dünya tarihinde ilk defa, son en hayırlı olarak hakim oluyor. En büyük çapta, en geniş çapta, Resulullah (s.a.v.)’in döneminden sonraki en hayırlı çağ.
“Elbette Rabbin sana verecek,” her türlü mal verecek, “böylece sen hoşnut kalacaksın.” (Duha Suresi / 5) Bu ayetin ebcedi de, 2009 tarihini veriyor. “Elbette Rabbin sana verecek” mal ve imkan verecek, hakimiyet, mal, güç “böylece sen hoşnut kalacaksın.” Peygamberimiz (s.a.v) dönemine bakmakla beraber, alenen ve açıkça Hz. Mehdi (a.s)’a bakıyor. Çünkü bir tane tarih veriyor; 2009. Dünya hakimiyeti, mülk ve saltanat.
“Bir yetim iken, seni bulup da barındırmadı mı?” Diyor Cenab-ı Allah. (Duha Suresi / 6) Hz. Mehdi (a.s) da yetimdir. Hz. İsa Mesih (a.s)’ın da babası yok. Hz. Mehdi (a.s) da yetim olacaktır. “Bir yetim iken, seni bulup da barındırmadı mı?” Peygamber (s.a.v)’i Cenab-ı Allah, o kadar insan içinden Allah seçiyor, onu Peygamber yapıyor. Hz. Mehdi (a.s)’ o kadar insan içinden seçiyor, Hz. Mehdi (a.s) yapıyor. “Barındırmadı mı?” Birçok yerde barındırıyor Peygamberimiz (s.a.v)’i.
“Ve seni yol bilmez iken, 'doğru yola yöneltip iletmedi mi?” (Duha Suresi / 7) Peygamberimiz (s.a.v) daha önce İslam dinini bilmiyordu. Sonra İslam’ı Allah vahiyle bildirdi. Hz. Mehdi (a.s)’a bakan yönü nedir? Hz. Mehdi (a.s) da İslam’ı sonra öğreniyor. İslam’ı sonradan yaşıyor. Çünkü Cenab-ı Allah diyor ki: “Allah onu bir gecede ıslah eder.” Bir gecede değiştirir, bu hadisten de anlıyoruz. Ve ayetin ağırlıklı olarak ahir zamana baktığı görülüyor, işari mana olarak.
“Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?” (Duha Suresi / 8) Demek ki, Peygamber Efendimiz (s.a.v) başlangıçta nasıldı? Fakirdi ama sonra zengin oldu. Hz. Mehdi (a.s) nasıl? Ama sonra dünya hakimi oluyor, dünyanın en zengin insanı oluyor.
“Öyleyse, sakın yetimi üzüp-kahretme.” (Duha Suresi / 9) Sen yetimsin diyor. Ama sonra ne diyor: “Öyleyse, sakın yetimi üzüp-kahretme.” (Duha Suresi / 9) Hz. Mehdi (a.s)’a kimse el sürmesin. Peygamber (s.a.v) yetimken, insanlar çok eziyet etmek istediler. Bunun yanlışlığını Allah işaret ediyor. Hz. Mehdi (a.s)’a da insanların tavır alacağını, onu üzmeye yahut onu kahretmeye, helak etmeye çalışacaklarını, öldürmeye çalışacaklarını da, ayet işari anlamda vurgulamış oluyor. Ayrıca insanların, herkesin, yani herkese bakan bir ayet, yetimlere karşı şefkatli olması, merhametli ve koruyucu olmasına işaret ediyor Allah ayette.
“İsteyip-dileneni azarlayıp-çıkışma.” (Duha Suresi / 10) Bütün fakir-fukaraya, mazlumlara şefkatle yaklaşıp, hepsine zenginliğin yolunu açmanın işari zemini burada vurgulanıyor. Ayni isteyip dileniyorsa bir insan “azarlayıp çıkışmayın” diyor Allah. Yani ona şefkatle yaklaşın, sevecenlikle. Ahir zamanda nasıl olacak? İsteyen herkese mal dağıtılacak. Ne azarlama olacak ne çıkışma olacak bol bol. Hatta “öyle olacak ki” diyor Peygamberimiz (s.a.v); “kişi bol miktarda malı ol...
Sayın Adnan Oktar'ın 20 Mayıs 2015 tarihli sohbetinden Duha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: "Bir yetim iken, seni bulup da barındırmadı mı?" Hz. İsa da öyle. "Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?" Peygamber fakirdi diyor, Allah zengindi diyor, zengin ettim diyor. "Yok" diyor, "Kur'an yanlış söylüyor, biz doğrusunu söylüyoruz" diyorlar. Ya Allah zengin ettim dediyse zengindir. Niye inanmıyorsun ya, Kur’an’a, Allah’ın sözüne niye inanmıyorsun? Başta fakirdi, öyle fakir olduğu dönemi de söylüyor ama sonra seni zengin ettim diyor. Peygamber olduktan sonra zengin oldu.
"Rabbinin nimetini durmaksızın anlat." 1956 tarihini veriyor. Rabbinin nimeti ne? Mehdi. İttihattı İslam, İslam’ın hakimiyeti. Peygamberimiz çok seviyordu Mehdi'yi, sallallahu vesellem.
Sayın Adnan Oktar'ın 27 Oca 2016 tarihli sohbetinden Duha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Müslüman fakir de olur, zengin de olur. Peygamberimiz fakirdi başlangıçta. Allah, “seni fakir bulup zengin etmedim mi?”, diyor. Müslüman zorluk anında da sabırlı oluyor, zenginlik anında da güzel ahlaklı oluyor. Peygamberimiz yani öksüz, yetim olarak yıllarca yaşadı. Bütün çocukluğu fakirlik içinde geçti. Evinin önünde gül yetiştirip onu satıyordu.
Sayın Adnan Oktar'ın 11 Mayıs 2012 tarihli röportajından Duha Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bakın diyor ki Cenab-ı Allah, Duha Suresi, 5 ve 8. ayetlerde. Resulullah (s.a.v.)’e Allah hitap ediyor. "Bir yoksul iken" bak "Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?" Allah zengin ettim, diyor. Yobazlar ne diyor? Haşa, “Allah yalan söylüyor. Biz doğrusunu söylüyoruz. Allah onu fakir etti" diyorlar. Allah "zengin ettim" diyor, o da "fakir etti" diyor.