Sayın Adnan Oktar'ın 11 Aralık 2010 tarihli röportajından Tin Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: 95. Sure Tin Suresi. Şeytan’dan Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. “ İncire ve zeytine andolsun” İncirin yoğun olduğu ve zeytinin yoğun olduğu bir yer. Ona işaret edilmiş oluyor. “İncire ve zeytine andolsun, Ve Sina dağına ve şu emin beldeye (güvenilir şehre). Doğrusu, Biz insanı en güzel bir biçimde yarattık. Sonra aşalığın aşağısına çevirdik”. Sina Dağı. Müslümanların Sina Dağı’nda da ibadet edebileceklerini, Sina Dağı’nın da Müslümanların kontrolü altına geçeceği orada da bütün insanlığın, bütün insanların rahat, huzur içinde yaşayacaklarına işaret etmiş oluyor. “Ve şu emin beldeye (güvenilir şehre).” Demek ki, bir yer güvenilir olması gerekiyor. Müslümanların en büyük ihtiyacı olan şey güvenilirdir. Arkadaşı olduğunda güvenilir olmasını ister, evinin güvenilir yerde olması, mesela semt seçerken bile güvenilir bir semt istiyor. Mesela site içinde olsun istiyor güvenilir. Güvenlik, insan için çok hayati bir lükstür. Büyük bir nimettir. Hz. Mehdi (a.s) devrinde olacaktır bu. Bütün dünya bir belde haline gelecek. Bak, diyor ki ayette “Ve şu emin olan beldeye (güvenilir şehre)”, bütün dünya emin belde haline geliyor, inşaAllah. “Doğrusu, Biz insanı en güzel bir biçimde yarattık”. Görünüş olarak, estetik olarak altın oranla ve mükemmel yaratılmıştır. Simetrik ve altın oranla. “Sonra aşağıların aşağısına çevirdik.” İçlerinden Deccal çıkıyor ve Hz. Mehdi (a.s) de çıkar. Mesela en güzel biçimde olan nedir? Peygamberlerdir, Mehdi (a.s)’lerdir ve Hz. Mehdi (a.s)’dır. “Sonra aşağıların aşağısına çevirdik.” Aşağıların aşağısına çevrilenler deccallerdir, Firavunlardır, Nemrutlardır. Mesela Peygamberimiz (s.a.v) dünyanın en güzel insanı, en mübarek insanıdır. Mesela dördüncü ayet Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in o güzelliğine bakar. Birinci anlam olarak “doğrusu, Biz insanı en güzel bir biçimde yarattık.” Ve bütün Peygamberler, bütün veliler ve güzel insanlar, hepsi güzeldirler. “Sonra aşağıların aşağısına çevirdik.” Bütün deccaller, Firavunlar, Nemrutlar, Tiranlar, azgın tuğyan ve delaletin tamamı oluyor, inşaAllah.”Ancak iman edip salih amellerde bulunanlar başka; onlar için kesintisi olmayan bir ecir vardır”. İman edecek, samimi eylemlerde bulunacak. O zaman Allah, “Kesintisiz, sürekli bir sevap vardır” diyor, Allah. “ Hiç kesintisi olmaz” diyor. Ama bak samimiyetin üstünde duruyor Allah. Son derece samimi olacağız. “Ben samimiyim” deyip samimi olmayan insanlar olur. Samimiyet öyle bir anda teşhis koyup samimiyeti bırakmamak lazım. Samimi olmak öyle kolay değildir. “Öyleyse bundan sonra, hangi şey sana dini yalanlatabilir?” Ne yalanlatıyor? Darwinizm yalanlatıyor, materyalizm yalanlatıyor. Deccal yalanlatıyor. Kuran ayetinde yedinci ayet de ona dikkat ediyor, “Öyleyse bundan sonra, hangi şey sana dini yalanlatabilir?” İnsanların normal bir üslubu hiçbir şeyi yalanlatamaz. Ama Deccal dünyanın yüzde doksan dokuzuna dini yalanlatmıştır. Darwinizm, materyalizm yalanlatmıştır ve deccal zuhur etmiştir. 7.ayet ona bakıyor. “Allah hükmedenlerin hakimi değil midir?” Değil mi? Bütün hakimlerin hakimi, inşaAllah. “Allah hükmedenlerin hakimi değil midir?” Hükmeden kimdir? Mehdi (a.s.) hükmedecektir, inşaAllah. Onun hakimi kim? Allah’tır. Ona hakim olan kimdir? Onu yönlendiren (Mehdi (a.s.) yi yönlendiren) kim? Allah’tır. Burada ayet ona da bakıyor, bu konuya da böyle. Alak Suresi, deccale bakar aynı zamanda, deccaliyete ve Mehdiyete (a.s.) bakar.
Sayın Adnan Oktar'ın 20 Mayıs 2015 tarihli sohbetinden Tin Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Tin suresinde de. Rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla, şeytandan Allah’a sığınırım; "İncire ve zeytine Andolsun," İkisi de çok şirin yiyecekler, hakikaten, çok tarihi eski. Güzel yiyecekler. Kur'an sürüyorsa bilinmeyen birçok hikmeti vardır. "Sina dağına", mesela o dağda da bir şey var. Kutsal dağ Sina dağı. "Ve şu emin beldeye (güvenilir şehre)."
Sayın Adnan Oktar'ın 21 Mayıs 2013 tarihli sohbetinden Tin Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Sonra 95. Sure geliyor. “İncire ve zeytine andolsun,” (Tin Suresi / 1) En iyi rejim yapılacak yiyecekler, incir ve zeytin. Biri vücudun tuz ihtiyacını çok iyi karşılar ve yağ ihtiyacını çok iyi karşılar, öbürü de şeker ihtiyacını çok iyi karşılar. Dolayısıyla rejimlerde, en faydalı olacak iki yiyecekten örnek verilmiş, inşaAllah.
Ve “Sina dağına” Diyor Cenab-ı Allah. (Tin Suresi / 2). İşte, mesela dağa tırmanmak kilo verdirir. Zaten Sina dağı da incir ve zeytinin en bol olduğu dağlardan birisidir. Ama Sina dağına tabii bir işaret var. Hz. Mehdi (a.s), Sina dağında olacak. Ve Hz. Mehdi (a.s)’ın ineceği bir tepe var, çıkacağı ve ineceği tepe. Onun resmini göster.
“Ve şu emin beldeye (güvenilir şehre).” (Tin Suresi / 3) Şeytandan Allah’a sığınırım. Şu an Türkiye emin bir belde Ortadoğu’da. O zaman Mekke, Peygamber Efendimiz (s.a.v) zamanında. Ahir zamanda İstanbul, inşaAllah.
Niye bekliyorum? Çünkü ayet okunurken, dikkatini vermesi farz olduğu için, evet.
Şimdi o zeytin dağı bakın, Allah ne diyor: “İncire ve zeytine andolsun.” Bu da zeytin dağı. İşte Hz. Mehdi (a.s) çıktığında, bu tepeden aşağı doğru inecek. Hıristiyanlar, Museviler, Müslümanlar hepsi olacak aşağı kısmında. Zeytin dağı denilen bu ünlü dağ, tepe. Yani Musevi inancına göre de böyledir, Hz. Mehdi (a.s)’ın bu dağdan aşağı ineceği söyleniyor.
Hz. Mehdi (a.s)’ın çıkacağı kapıları göster. Evet, bu kapıdan geçerek Kudüs-ü Şerif’e girecek, inşaAllah. Bu kapılar şu an kapalı tutuluyor. Özel olarak kapalı görülüğü gibi. Hz. Mehdi (a.s) devrinde, özel olarak açılacak. Yani yüzyıllardan beri kapalı. Hz. Mehdi (a.s)’ın inişinde kapı açılıyor, inşaAllah.
Şeytandan Allah’a sığınırım: “Doğrusu, biz insanı en güzel bir biçimde yarattık.” (Tin Suresi / 4) Çok güzel altın oranla, olabilecek en güzel şekilde yarattık diyor Allah. “En güzel biçimde yarattık.” Oranları, görünümü en mükemmel, insanın gözüne hoş gelecek şekilde yarattık.
“Sonra aşağıların aşağısına çevirdik.” (Tin Suresi / 5) İki anlamı var. Mesela biri aşağı, deccal olabiliyor insan, bozulabiliyor sonra da tamamen mezarda dağılıyor. Darmadağın oluyor, ona da işaret var.