Alak Suresi, 1-19 Ayetlerinin Tefsiri

(Kuran'ın son surelerinden ahir zamana işaretler)

 

Adnan Oktar’ın 12 Kasım 2009 Tarihli Çay TV ve Maraş Aksu TV Röportajından

ADNAN OKTAR: Mesela Alak Suresi. Geçen gün, dün de konuşmuştuk. Şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla. “Yaratan Rabbinin adıyla oku. O insanı bir alaktan yarattı.” İnsanın ilk hali yani anne karnındaki hali. “Oku Rabbin en büyük kerem sahibidir. Ki o kalemle yazmayı öğretendir”. Ahir zamanda okuma yazma çok önemli bir konu biliyorsunuz. İnsana bilmediğini öğretti. Cenab-ı  Allah bize bilimle her şeyi öğretiyor. Kuran’la ve bilimle. Bilimin verdiği nimetlerle. Mesela kromozomların yapısını öğrendik, mesela fosillerin. 250 milyonun üzerinde fosil var olduğunu öğrendik, fosillerin hiçbir değişime uğramadığını, canlıların olduğu gibi kaldığını öğrendik. Evrimin bir safsata olduğunu Allah bize bilimsel delillerle ispat etti. Bakın diyor ki “insana bilmediğini öğretti”. “Hayır gerçekten insan azar”. Yani durduk yere azar. “Kendini müstağni gördüğünden” yani kendini böyle üstün kusursuz mükemmel gördüğünden. Bunu kimde görüyoruz Lenin’de görüyoruz. Stalin’de görüyoruz. Marx’da görüyoruz. Muazzam bir enaniyet ve kendini beğenme var. “Şüphesiz dönüş yalnızca Rabbinedir.” Şu an hepsi öldüler değil mi? “Engellemekte olanı gördün mü? Namaz kıldığı zaman bir kulu?” İşte bu ahir zaman. “Engellemekte olanı  gördün mü?” Engellemekte olan biz kimlerde gördük? Komünistlerde gördük, faşistlerde gördük, masonlarda gördük. “Namaz kıldığı zaman bir kulu”. Namazı, orucu, yani İslam’ın farz kıldığı her türlü hükmü ahir zamanda biliyorsunuz küfür engelledi. Bunu Romanya’da da gördük, Rusya’da da gördük, Kızıl Çin’de de gördük, dünyanın birçok yerinde gördük. “Engellemekte olanı gördün mü?” Demek ki ahir zamanda bunu bir göreceğiz. “Namaz kıldığı zaman bir kulu. Gördün mü ya o kul doğru yol üzerinde ise.” Yani sırat-il müstakim üzerinde ise. “Ya da takvayı emrettiyse.” Bak hem doğru yol üzerinde, hem takvayı emrediyor, bir tebliğci bu. İnşaAllah. “Ve doğru yol üzerinde. Gördün mü ya bu engellemek isteyen yalanlıyor ve yüz çeviriyor ise”. Mesela Allah yarattı diyorsun, yok doğrusu Darwinizm’in dediğidir diyor. Yalanlıyor. Kuran doğru diyorsun yok diyor Kuran doğru değil diyor. Haşa ve yüz  çeviriyor. Yani muhatap olamıyorsun, mesela konuşmak istiyorsun kaçıyor. Tabii yüz çeviriyor diyor Allah. “O Allah’ın gördüğünü bilmiyor mu?” Halbuki o anda onun beyninde o görüntüyü yaratan Allah. Ama o farkında değil. “Allah bilmiyor mu” diyor. Onun beynindeki görüntüyü ona gösteren Allah. Allah görüyor ve Allah’ın görebildiğini o görüyor. “Hayır eğer o bu tutumuna bir son vermeyecek olursa andolsun onu alnından tutup sürükleyeceğiz”. Yani gereken karşılığı Cenab-ı Allah vereceğim diyor. “O yalancı günahkar alnından”. Bunda da tabii bir mucize var. Alın bölgesiyle ilgili değil mi? Nasıl o doktorum biraz anlat.

OKTAR BABUNA: Düşünmenin beynin ön bölgelerine ait olduğu söyleniyor. Karar verme merkezleri özellikle. Evet kontrol edilen alnın olduğu bölgeler.

ADNAN OKTAR: Değil mi? “Bak o yalancı  günahkar alnından. O zaman da meclisini çağırsın.” Yani bunlar tabii meclislerine güveniyorlar ekiplerine, mesela komünistler olsun, masonlar olsun, faşistler olsun. Toplu hareket ederler bunlar. Yani ferdi pek hareket etmezler. Topluluklarına güvenirler. Biz de zebanileri çağıracağız diyor. Kıyamet vakti, cehennemde. Ki sayıları biliyorsunuz 19’dur. “Hayır ona boyun eğme ve secde et ve yakınlaş.” 19 ayet. Bakın cehennem zebanileri 19. Bu 19 ayetten oluşuyor. “Ona boyun eğme ve secde et ve yakınlaş.” Secde eden, yakınlaşan, Rabbine yakınlaşan, takvayı emreden, doğru yol üzerinde olan bir şahıstan bahsediyor. Bu Mehdiyet’tir. Mehdiyet’e işaret ediyor. İşari manası. Bir yönü budur ayetin. “Hayır gerçekten insan azar.” Bir kere bir insanın azmasından bahsediyor. Kendini müstağni görüyor, küfrün bir özelliğidir bu, kusursuz, eksiksiz ve mükemmel görüyor. Engelleyici yani faşist düşüncede, her türlü hayrı, hakkı, doğruyu engelliyor. Firavun’un da bir vasfıydı bu. “Namaz kıldığı zaman.” Demek ki özellikle Müslümanların ibadetlerine müdahale eden bir düşünce. Komünist mason düşüncesi.“Hayır gerçekten insan azar.” Bu komünizmin, faşizmin geliştiği yılların tarihini veriyor. Ebcedi. Yani tamdır verdiği tarih. Çok daha fazla şeyler var. Fakat ben onu başka bir zaman ebcedleriyle daha detaylı anlatacağım. İnşaAllah.

 


Alak Suresi, 1-19 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 17 Kasım 2010 tarihli röportajından Alak Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: 66.18... Bak “Kellâ innel insâne le yatgâ.” “İnsan, gerçekten azar.” ayeti Darwine bakan bir ayettir ve Darwinin ölüm tarihini veriyor. Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla. Şeytandan Allah’a sığınırım. “Yaratan Rabbin adıyla oku. O, insanı bir alak'tan yarattı.” Evrimle yaratmamış bak, alaktan yarattı. “Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir;” bilgini arttır, oku. “En büyük kerem sahibidir.” şeytandan Allah’a sığınırım. “Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir.” Demek ki okuma, yazma çok önemlidir, genel kültür çok önemli. Ahir zamanda özellikle en önemli hayati konulardan birisi, en hayati konulardan birisi. “İnsana bilmediğini öğretti.” Mesela bilmediğine, nasıl öğretiyor Cenab-ı Allah? Darwinist, materyalist düşünce ortaya çıktı, insanlar bilmediği için Darwinizme, materyalizme kapıldılar. Ama Allah onun yanlış olduğunu, fosil bilimiyle, paleontoloji ile, diğer genetik bilimiyle, insanlara ispat etti, anlattı Cenab-ı Allah. İnsana, bak bilmediğini öğretti, bak Ahir zamanda bu oldu. radyolardan, televizyondan, basından her yerden insanlar bilmediklerini öğrendiler, bahane yok. “Hayır; gerçekten insan, azar.” Darwin’in ölüm tarihini tam net veriyor ve Darwine bakan bir ayet. “Kendini müstağni gördüğünden.” Kendini büyük gördüğünden, Allah’tan ayrı, Allah’tan bağımsız, kendini (haşa) Allah gibi gördüğünden, müstağni gördüğünden. ”Şüphesiz, dönüş yalnızca Rabbinedir.” Mutlaka Allah’a döneceksiniz, diyor Cenabı Allah. Öleceksiniz ve Allah’a döneceksiniz. “Engellemekte olanı gördün mü?” diyor Allah. Kuran’a, İslam’a, Allah’a, hakka, insanların gitmesini engellemekte olanı gördün mü? Kim engelliyor? Darwin engelliyor. Nasıl engelliyor? Felsefe ve bilim görünümü altında. Nasıl engelledi? İnsanların %99’nu dinsiz, imansız yaparak. Ve muazzam bir engelleme yaptı. Bilim perdesi görünümünde, felsefe perdesi görünümünde insanların beyinlerini uyuşturdu. Ve adeta hipnoz görevi yaptı, bilim görümünde. Tabii ki komunitesi var. Bak “Engellemekte olanı gördün mü?” bizde engellemekte olanı insanlara gösterdik işte, Darwinizm ve materyalizm. Demek ki görünmez bir durumda ki,  Allah gördün mü, diyor. Dikkat verilmesi lazım. İnsanların dikkatini Darwinizm ve materyalizmin üstüne çektik. “Engellemekte olanı gördün mü?” biz Yarabbi gördük ve insanlara da gösterdik, diyoruz, inşaAllah. “Namaz kıldığı zaman bir kulu.” Müslümanları namaz kılmaktan alıkoydu Darwin. Dinden çıkardı, İslam’dan çıkardı, namaza olan saygıyı, Kuran’a olan saygıyı kalplerinden aldı. Ne diyor Cenabı Allah? Bak “Namaz kıldığı zaman bir kulu.” Dolayısıyla oruç tutmalarını engelledi, ibadet yapmalarını da engelledi ve onları dinsizliğin karanlığına, boşluğuna gayya kuyusuna düşürdü. Bak ”Gördün mü?” diyor Allah, 11. ayette, "Gördün mü?" Demek ki bir dikkat teksifi olması lazım. Deccal çünkü insanların görme gücünü, dikkat gücünü kırıyor, Allah da dikkatimizi açacak talimatlar veriyor, Cenabı Allah, emirler veriyor bak, ”Gördün mü? “Ya o (kul) doğru yol üzerinde ise.” Doğru yol Allah’ın yolu, bu Mehdi (a.s.)’ye bakıyor, ebcedi de bakıyor, inşaAllah. Bak ”Gördün mü? Ya o (kul) doğru yol üzerinde ise.” Deccale karşı mücadele eden o kul, Allah yolunda mücadele eden o mücahid, Mehdi (a.s.), inşaAllah. “Ya da takvayı emrettiyse.” Kuran’a, İslam’a dönün, Darwinizm, materyalizm yanlıştır, İslam haktır dediyse. Bak yine diyor ki Allah, ”Gördün mü?” diyor bir daha, yine dikkat çekiyor. “Ya (bu engellemek isteyen) yalanlıyor ve yüz çeviriyor ise.”

 


Alak Suresi, 1-19 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 19 Kasım 2010 tarihli röportajından Alak Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Alak Suresini biraz daha genişletelim. Geçen günler okumuştum ama biraz daha genişletelim. Rahman Rahim olan Allah'ın adıyla. “Yaratan Rabbinin adıyla oku.” Müslümanlar müthiş kültürlü, müthiş okuyan, her şeyi çok iyi araştıran olacak. Okuyan bir toplum, kültürlü bir toplum yenilmiyor, cahil toplumlar yeniliyor dikkat edin. Mesela Afganistan’da cahillik yaygın, çok rahat netice aldılar. Irak’ta cahillik çok yaygın, çok rahat netice aldılar. Aydın, kültürlü olan insanlara küfür dokunamıyor, bilgili olan. Dikkat edin oraya saldıramazlar, inşaAllah. “O, insanı bir alak'tan yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir;” Allah bak okumayı bir daha vurguluyor. “Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir; Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir.” Hem okuyun, hem de yazın diyor Cenab-ı Allah, ona işaret ediyor. Kitap basmak, CD’ler hazırlamak, yayın, insanları bilgilendirmenin önemine dikkat çekiyor Allah. “İnsana bilmediğini öğretti.” Demek ki insanlara bilmediğini öğretmek çok hayati bir konu, cahillik de çok büyük tehlike. Cahil oldu mu, fitneci oluyor. Cahillerle insanlar alay ediyor, küçük düşürüyorlar. Çıkarıyor televizyonlarda onların hurafeleriyle, cahillerin zırvalarıyla insanları zehirliyorlar ve Müslümanlar yeniliyor cahil cühelanın sözlerinde dolayı. Ama samimi olan, bilgili olan, Kuran’a davet eden insanların bilgisiyle de insanlar güçlü oluyorlar, Müslümanlar. “Hayır; gerçekten insan, azar.” “İnnel insâne le yetğa” diyor Cenab-ı Allah. 1882 tarihini veriyor, Darwin’in ölüm tarihi. “Kendini müstağni gördüğünden.” Kendini büyük görüyor, (haşa) Allah gibi görüyor. Deccalin özelliğidir müstağni görmek. “Şüphesiz, dönüş yalnızca Rabbinedir.” Deccaliyet Allah’a dönüşü reddeder, buna dikkat çekmiş Cenab-ı Allah. “Engellemekte olanı gördün mü?” Deccaliyet ne yapacak? Müslümanları ibadetten, Allah’ı zikretmekten, Kuran’a yakın olmaktan, Allah’ın hükümlerini yerine getirmekten engelleyecek. Nasıl yapacak? Devlet kararlarıyla, devlet emriyle, polis kararıyla. Bütün askeri gücüyle yapacak. Çin’de namaz kılmak yasak, kılamıyorsun. Ancak bayramlarda izin veriyorlar, bak dağ taş doluyor. Camilerin kapısına yazmışlar, devlet memuru namaz kılamaz, diyor, bir. On sekiz yaş civarı olanlar namaz için gelemezler, diyor. Ancak 45 ile 60 yaş arası namaz kılabilir, diyor. O kadar çok şartları var ki. Camiye girmek adeta imkansız. Kuran eğitimi yapmak yasak. Bak, “Engellemekte olanı gördün mü?” Deccaliyetin Ahir zamanda  yaptığı bu engellemeye dikkat çekiyor Cenab-ı Allah. “Namaz kıldığı zaman bir kulu.” Namaz kılmak hemen hemen dünyanın her yerinde suç, her yerde hemen hemen. Üniversitelerde kılamıyorlar, devlet dairesinde kılamaz ve başka yerde kılamaz. Dünyanın neresine giderseniz gidin, %95’i böyledir dünyanın. “Namaz kıldığı zaman bir kulu.” İşte bu deccaliyettir. Namaz kılmanın yasaklanması, dünya çapında yasaklanması deccaliyettir. “Ehl-i Selate tayyirane” "deccaliyetin saldırmasını işaret ediyor "diyor Bediüzzaman. Bak, “Ehl-i Salate” yani namaz kılanlara, “tayyirane” aşağılayarak; güya kendi kafasınca, deccaliyetin saldıracağını işaret ediyor, diyor Allah. “Gördün mü?” diyor bak Allah, surekli dikkat çekiyor. Demek ki insanlar görmeyecekler deccali. Deccali görmeyenlere işte biz de zorla göstermeye çalışıyoruz. Zorla derken; anlatarak, izah ederek, resimler göstererek. “Gördün mü? Ya o (kul) doğru yol üzerinde ise, Ya da takvayı emrettiyse.” Bu Mehdiyet’tir. Bak, “...doğru yol üzerinde...” olan Mehdiyet’tir. “Takvayı emreden...” Mehdiyet’tir.

 


Alak Suresi, 1-19 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 31 Ağustos 2011 tarihli röportajından Alak Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Rahman, Rahim olan Allah’ın adıyla, şeytandan Allah’a sığınırım; Alak Suresi, on dokuz ayetten ibaret, hem deccaliyeti hem de Mehdiyet’i anlatan bir suredir; ahir zamanı anlatan, özellikle onlara işaret eden bir suredir. Tabii ayetin asıl anlamı Peygamber Efendimiz (s.a.v) zamanındaki olayları anlatıyor ama Kuran hikaye tarzında olayları anlatmaz, mutlaka hayatta karşılaşacağımız olaylar vardır, onları anlatır. Rahman, Rahim olan Allah’ın adıyla, şeytandan Allah’a sığınırız.

Alak Suresi, 1; “Yaratan Rabbin adıyla oku.” Ahir zamanda deccaliyete karşı Müslüman’ın ne yapması gerekiyor? Bol bol okuması gerekiyor, kültürünü arttırması gerekiyor, müthiş bir genel kültüre sahip olması gerekiyor. Alak Suresi, 2; “O, insanı bir alak'tan yarattı.” Hemen insanın yaratılışına Allah dikkat çekiyor. Yaratılışçılarla Darwinistlerin mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu burada görüyoruz Allah Kuran’da ilk önce hep yaratılıştan bahseder, yaratılışın önemini anlatır. 3; “Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir.” Allah yine okumanın önemine dikkat çekiyor. 4; “Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir.” Aynı zamanda, yazmak; bilgisayarla da yazarsın, kalemle de yazarsın, her türlü yazmayı Allah gösteriyor. Biz de ne yaptık? Üç yüz tane kitap yazdık, yüzlerce internet sitesi açtık, televizyon kanalı açtık; radyolar, gazeteler, her yerde İslam’ı, Kuran’ı tebliğ ediyoruz, inşaAllah. “Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir.” Kim öğretmiş, kim yazmış, biz mi öğrenmişiz? Yok, Allah yazmış. Biz ne olmuşuz? Vesile olmuşuz, sadece bir vesile; her şeyi yaratan kim? Allah. “İnsana bilmediğini öğretti.” Demek ki cehalet büyük bir sorun. Ben şimdi insanlara konuları anlatıyorum, kim anlatıyor? Ben anlatıyorum. Beni kim konuşturuyor? Allah konuşturuyor. Anlatan kimmiş? Allah. Ben neyim? Vesileyim. Öğreten kimmiş? Allah’mış. 5; “İnsana bilmediğini öğretti.” Kim öğretiyor? Allah öğretiyor. Onun için hiç kimse ne gerçek alim, ne de hoca oluyor; herkese her şeyi öğreten Allah’tır.

6; “Hayır; gerçekten insan, azar.” “İnnel insâne le yatgâ.” Bediüzzaman’ın özellikle üzerinde durduğu bir ayettir. Darwin’in ölüm tarihini verir bu ayet, “innel insâne le yatgâ.” “Hayır; gerçekten insan, azar” ayeti, altıncı ayet. 7; “Kendini müstağni gördüğünden.” Alim görür, büyük görür. İnsan kendini müstağni görmeyecek, eleştirerek, hatalarını kabul edecek, büyük görmeyecek kendini; bütün gücün Allah’ta olduğunu bilecek, her şeyi yaratanın Allah olduğunu bilecek, kendini Allah’a teslim edecek. 8; “Şüphesiz, dönüş yalnızca Rabbinedir.” “Ölümden sonra mutlaka dirileceksiniz” diyor Allah, “Allah’a döneceksiniz” diyor. “Engellemekte olanı gördün mü? Neyi? İttihad-ı İslam’ı. Kim engelliyor? Yobaz takımı, deccaliyet, PKK, iddia edilen Ergenekon Terör Örgütü. 9; “ Engellemekte olanı gördün mü?” İttihad-ı İslam’ı, Türk İslam Birliğini, Kuran ahlakının yayılmasını, Darwinizmin yıkılmasını, her şeyi; hayır olan her şeyi engellemek ister deccaliyet. 10; “Namaz kıldığı zaman bir kulu.” Kuran okutturmaz, namaz kıldırmaz, İtihad-ı İslam’ın oluşmasını kabul etmez, Türk-İslam Birliği’ne engel olur, her şeye engel olur. 11; “Gördün mü? Ya o (kul) doğru yol üzerinde ise,” işte bu Mehdiyet’e bakıyor, buradaki ayet. Demek ki Mehdiyet engellenecek, İttihad-ı İslam engellenmeye çalışılacak, Hz. Mehdi (a.s) hapsedilmeye çalışılacak, talebeleri durdurulmaya çalışılacak, Kuran’ın işari anlamı. 12; “Ya da takvayı emrettiyse.” Hz. Mehdi (a.s) neyi emredecek? Takvayı anlatacak, Allah’ın emrini bildirecek, güzel ahlakı bildirecek, Allah’ın emirlerini nakledecek. 13; “Gördün mü? Ya (bu engellemek isteyen) yalanlıyor ve yüz çeviriyor ise.” Neyi yalanlıyor? “Hz. Mehdi (a.s) gelmeyecek, Hz. İsa (a.s) gelmeyecek, İslam hakim olmayacak” diyor, “Darwin’in dedikleri doğru, Allah yaratmadı, tesadüfen yaratıldı her şey” diyor. Ve yüz çeviriyor, dinlemek istemiyor. Dinleyenleri de engelliyor. Adam diyor ki; “sakın bunlara yaklaşmayın, sakın kitaplarını okumayı.” Yüz çeviriyor. 14; “O, Allah'ın gördüğünü bilmiyor mu?” Bilse zaten öyle şımarmaz. Haberleri yok, Allah ona dikkat çekiyor. Allah her yerde, beş kişi varsa altıncısı Allah’tır, Kuran ayetidir bu. “Üç kişiyse dördüncüsü Allah’tır, beş kişiyse altıncısı Allah olur” diyor, “orada mutlaka Allah sizi dinler” diyor. “O, Allah'ın gördüğünü bilmiyor mu?” Hem görür, hem dinler Allah. 15; “Hayır; eğer o, (bu tutumuna) bir son vermeyecek olursa,” deccalliğine devam ederse, İttihad-ı İslam’ı engellemeye kalkarsa, Türk-İslam Birliği’ni engellemeye kalkarsa, Darwinizm-materyalizme karşı mücadeleyi durdurmaya çalışırsa, Hz. Mehdi (a.s)’ı engellemeye kalkarsa, Hz. İsa Mesih (a.s)’ı engellemeye kalkarsa, “andolsun, onu perçeminden,” alnından, “tutup sürükleyeceğiz.” Alnında ne varsa artık, sarığı varsa sarığından tutar Cenab-ı Allah, başka bir şeyi varsa başka bir şeyinden tutar ve onu sürekler. Nereye sürükleyeceğini söylüyor Cenab-ı Allah; 16; “o yalancı, günahkar olan alnından tutup cehenneme süreklerim” diyor Cenab-ı Allah. 17; “O zaman da meclisini (yakın çevresini ve yandaşlarını),” tarikatındaki arkadaşlarını, çıkar ilişkisi içerisinde olan kişileri, “çağırsın” diyor Allah, kim varsa. Veyahut kendi örgütünde, iddia edilen Ergenekon terör örgütünde kim varsa, “çağırsın” diyor Allah. “Hiçbir şey yapamazlar” diyor Allah. 18; “Biz de zebanileri çağıracağız” diyor. 19; “Hayır; ona boyun eğme,” deccaliyete boyun eğme, “(Rabbine) Secde et,” Allah’a tam bağlan, güven, teslim ol, “ve yakınlaş.” Alak Suresi, Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in devrine bakmakla beraber, biz ahir zamana göre yorumladık, inşaAllah.

 


Alak Suresi, 1-7 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 14 Kasım 2015 tarihli röportajından Alak Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Şeytandan Allaha sığınırım. Alak Suresi 1, "Yaratan Rabbin adıyla oku. O, insanı bir alak'tan yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir; Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir. İnsana bilmediğini öğretti".
Mesela öğretmen diyor yazmayı öğretiyor. Halbuki ya öyle yazmayı öğreten Allah’tır. Okumayı öğreten de Allah’tır. " Hayır; gerçekten insan, azar. Kendini müstağni gördüğünden." "Hayır, gerçekten insan azar", darbenin ölüm yıldönümünü veriyor, ölüm tarihini veriyor. "İnsan gerçekten azar." Yani deccaliyetin ölüm tarihini veriyor. "Kendini müstağni gördüğünden", yani kendini Allah’tan bağımsız gördüğünden, Allah’tan ayrı bir güç olduğunda gördüğünden. Müstağni, istisnadan geliyor müstağni.

 


Alak Suresi, 1, 3-19 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 24 Mayıs 2013 tarihli sohbetinden Alak Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Rahman, Rahim olan Allah’ın adıyla, şeytandan Allah’a sığınırım. “Yaratan Rabbin adıyla oku.” (Alak Suresi / 1 ) Okumanın önemine dikkat çekiliyor. “Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir;” (Alak Suresi / 3 ) Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir.” (Alak Suresi / 4 ) Yani ahir zamanda kalem erbabı, kalem hakim oluyor ahir zamanda. “İnsana bilmediğini öğretti.” (Alak Suresi / 5 ) Mesela Darwinizmin geçersizliğini öğrendik, birçok şeyi bilimle öğrendi insanlar.

“Hayır; gerçekten insan, azar.” (Alak Suresi / 6 ) İnsan azar bak. “Hayır; gerçekten insan, azar.” Deccaliyete bakıyor. Darwinist, materyalist düşünce içerisinde anarşi, terörle azıyorlar. “Kendini müstağni gördüğünden.” (Alak Suresi / 7 ) Diyor ki, ‘ben üstün insanım’ diyor. ‘Müstağniyim, üstün ırkım’ diyor. Yani ‘modernim’ diyor. ‘Bilimin teknolojinin en yüksek seviyesine çıktım ben’ diyor. ‘Ahlaken de çok iyiyim’ diyor. Müstağni görüyor kendini. “İnn-el insana leyetka” herhalde hatırladığım kadarıyla ayet. Darwin’in ölüm tarihini veriyor. Bak “kendini müstağni gördüğünden, hayır insan gerçekten azar.” Darwin’in ölüm tarihini veriyor. Yani bilmiyorum düşünen ibret alır.

“Şüphesiz, dönüş yalnızca Rabbinedir.” (Alak Suresi / 8 )  Engellemekte olanı gördün mü?” (Alak Suresi / 9 ) Bak Suriye’de, diğer ülkelerde birçok İslam ülkesinde bu var. “Namaz kıldığı zaman bir kulu.” (Alak Suresi / 10 ) Demek ki, tahirane deccal Müslümanlara saldıracak. Buna işaret ediyor, ayet. Bak, “namaz kıldığı zaman bir kulu.” Yani ehl-i selahate, tahirane saldıracağına işaret ediyor. “Gördün mü ya o kul doğru yol üzerinde ise” (Alak Suresi / 11 ) Kuran’a uygunsa, ihdines sıratal mustakim, Fatiha Suresi’nde belirtilen. Kuran yolu üzerinde ise, “ya da takvayı emrettiyse” (Alak Suresi / 12 ) ki, özellikle Mehdiyet’i işaret ediyor bu ayet. Öbür ayetler deccale, bu da Mehdiyet’e. Takvayı emrettiyse, İslam’ı anlattıysa, “gördün mü” diyor, Allah sürekli vurguluyor. “Ya (bu engellemek isteyen) yalanlıyor ve yüz çeviriyor ise” (Alak Suresi / 13 ) Yani Allah’ı inkar ediyor, İslam’ı, Kuran’ı öğrenmekten kaçınıyor ise, “O, Allah’ın gördüğünü bilmiyor mu?” (Alak Suresi / 14 ) diyor, Allah. “Hayır, eğer bu tutumuna bir son vermeyecek olursa andolsun onu alnından tutup sürükleyeceğiz.” (Alak Suresi / 15 ) Perçeminden tutup sürükleyeceğiz. “O yalancı, günahkar alnından. (Alak Suresi / 16 ) O zaman o da meclisini (yakın çevresini ve yandaşlarını)” ekibini, kim varsa arkadaşlarını “çağırsın” (Alak Suresi / 17 ) diyor, Allah. “Biz de zebanileri çağıracağız. (Alak Suresi / 18 ) Hayır ona boyun eyme. (Rabbine) secde et ve yakınlaş.” (Alak Suresi / 19 ) Yani “deccaliyete boyun eğme” diyor, Cenab-ı Allah. On dokuz ayetten oluşuyor, deccaliyete özellikle vuran bir ayettir, Alak Suresi.